Sözü candan anlayanın Dillerine dil olayım Ne bir hasret ne de vuslat Yollarına yol olayım
Gece gündüz kalbi hüzün Gözü yere bakan yüzün Doksan dokuz avuç izin Ellerine el olayım
Kah kalburum kah eleğim Kah hayvanım kah meleğim Dosta kalsın tüm dileğim Hallerine hal olayım
Dostun olur ise cevri Anasından kaçar yavru Kor ateşin başlar devri Küllerine kül olayım
Gönlüm ocak başım maşa Ayaz vursa gönlüm başa Hudutları aşa aşa Yellerine yel olayım
Yakan yaksın özde beni Dünyevî’yim özde konu Rabbe varır ise sonu Kullarına kul olayım
Kul olayım kul olayım Kuldan öte yol alayım
Paylaş:
6 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Osman Nurani, merak etmeyin kul kelimesinin buradaki anlamını gayet iyi biliyorum. Avukatlık konusuna gelince bu tarz söylemler insanlık için hoş değildir. Sana ne gibi terimlerden hiç hazzetmem. Elbette ki görüşlerimizi paylaşağız.
Ben İnsanı Hakk Hakk'ı insanda gören bir inanca sahip olduğum için kul kelimesini çok sevmediğimi, fakat şairin içten duyguları ve sonuçta yine Hakka duydugu askı tebrık ettım. Hepsı budur.
Dunyevi üstad, dediğim gibi kapıların hepsi Hakk'a çıkıyorsa zaten sorun yok demektir.
sorun yok. hep derler insanın olduğu yerde sorun vardır diye. bu doğru değil İNSAN'ın olduğu yerde sorun olmaz. az önce de diğer yorumunuzun ve nurani hocamın verdiği cevaba "kul"luktan ve dahi Allah' mülahazasından gidilebilecek en uç noktaları yazdım. nurani hocam her ne kadar "sert girdi demeyin lütfen" dese de bahsettiğiniz avukatlık mevzuundan olayın kabını taşıracağı yok yere gönül kıracağı belliydi.
ben sizin açık gönüllü yorumunuzdan memnun oldum. yorumunuz sayesinde sizin şiirleriniz ve yazılarınızla tanıştım.
ve dersim yolunda kaset değiştirmek zorunda kalınması beni üzdü. insanlar istediğini dinleyebilmeli..
aynı zamanda alttaki yorumda Hakk namına bendi dışına çıkaçak düşüncesiyle nurani hocamın da avukatlığa soyunmasından da.
sorun yok. hep derler insanın olduğu yerde sorun vardır diye. bu doğru değil İNSAN'ın olduğu yerde sorun olmaz. az önce de diğer yorumunuzun ve nurani hocamın verdiği cevaba "kul"luktan ve dahi Allah' mülahazasından gidilebilecek en uç noktaları yazdım. nurani hocam her ne kadar "sert girdi demeyin lütfen" dese de bahsettiğiniz avukatlık mevzuundan olayın kabını taşıracağı yok yere gönül kıracağı belliydi.
ben sizin açık gönüllü yorumunuzdan memnun oldum. yorumunuz sayesinde sizin şiirleriniz ve yazılarınızla tanıştım.
ve dersim yolunda kaset değiştirmek zorunda kalınması beni üzdü. insanlar istediğini dinleyebilmeli..
aynı zamanda alttaki yorumda Hakk namına bendi dışına çıkaçak düşüncesiyle nurani hocamın da avukatlığa soyunmasından da.
genelde denir ya: kula kul değil, Allah'a kul olunuz. daha doğrusu ideolojik ve siyasi tartışmalarda kullanılır. Meclis tv de ekseri chp milletvekillerinin kullandığı tabirdir... nfk'nın dediği gibi köprü olmadan karşı kıyıya geçemezsin. köprü gerek. Yunus'un dediği gibi: "Geçidi yoktur derin sular var. "ına tekne-vapur gibi..
bu yolda da imamı, mollayı, şeyhi anlamadan ha keza önderi lideri başkanı anlamadan insan kendi yolunu çizemez.
belki de sayın BARF'ın ile -peki Allah'ı kim yarattı- mecrasına gelebilirdik... bir arkadaşımla bu konu üzerine epey söz çoğaltmıştık. 1 nedir, 0 nedir gibi. veya felsefe de ilk önce düşünce vardı. sonra o başka bir şeyi düşündü, o düşünülen başka bir şeyi derken dünya meydana geldi.
benim için 1'de ilk düşünce de Allah'tı. fakat arkadaşım için 0 ve sadece kozmik düşünce idi.
özne konusunda anlaşamamazlıktı bizim ki...
bir inanmamışın Hz Ali'ye dediği: ya Ali niye bu kadar eziyet çektiriyorsun kendine.. zati geçici bir süre dünya, hayat, keyfine baksana...
hz. Ali'nin cevabı beni bitirmişti. eğer dediğin gibi Allah yoksa ben O'nun dediklerini geçici bir süre yapmış olurum. sonra seninle birlikte hangi hayat varsa sonradan orada keyfime bakarım. peki eğer bir de Allah varsa... sen cehennemde ızdırap çekerken ben cennette keyfime bakarım...
aslen inanç bağlamında inanmışlıkla ile inanmamışlık bir nevi aynı noktada. fakat Allah cc. Necm süresinde de diğer bir çok süre gibi inanmamışlığın kökünü çürütüyor benim için. fakat bir başkası bunu kabul etmeyebilir.
genelde denir ya: kula kul değil, Allah'a kul olunuz. daha doğrusu ideolojik ve siyasi tartışmalarda kullanılır. Meclis tv de ekseri chp milletvekillerinin kullandığı tabirdir... nfk'nın dediği gibi köprü olmadan karşı kıyıya geçemezsin. köprü gerek. Yunus'un dediği gibi: "Geçidi yoktur derin sular var. "ına tekne-vapur gibi..
bu yolda da imamı, mollayı, şeyhi anlamadan ha keza önderi lideri başkanı anlamadan insan kendi yolunu çizemez.
belki de sayın BARF'ın ile -peki Allah'ı kim yarattı- mecrasına gelebilirdik... bir arkadaşımla bu konu üzerine epey söz çoğaltmıştık. 1 nedir, 0 nedir gibi. veya felsefe de ilk önce düşünce vardı. sonra o başka bir şeyi düşündü, o düşünülen başka bir şeyi derken dünya meydana geldi.
benim için 1'de ilk düşünce de Allah'tı. fakat arkadaşım için 0 ve sadece kozmik düşünce idi.
özne konusunda anlaşamamazlıktı bizim ki...
bir inanmamışın Hz Ali'ye dediği: ya Ali niye bu kadar eziyet çektiriyorsun kendine.. zati geçici bir süre dünya, hayat, keyfine baksana...
hz. Ali'nin cevabı beni bitirmişti. eğer dediğin gibi Allah yoksa ben O'nun dediklerini geçici bir süre yapmış olurum. sonra seninle birlikte hangi hayat varsa sonradan orada keyfime bakarım. peki eğer bir de Allah varsa... sen cehennemde ızdırap çekerken ben cennette keyfime bakarım...
aslen inanç bağlamında inanmışlıkla ile inanmamışlık bir nevi aynı noktada. fakat Allah cc. Necm süresinde de diğer bir çok süre gibi inanmamışlığın kökünü çürütüyor benim için. fakat bir başkası bunu kabul etmeyebilir.
Kah hayvanım keh meleğim. Aslında hayvanlığı melekliğin karşısına koymak ne kadar doğru bilmiyorum-ki hayvanlardan öğrenecek çok şeyimiz olduğunu düşünüyorum- ama sanırım bu içgüdüsel, vahşice ve kana susamışçasına hareket etmek bakımından söylenmiş söz olarak kabul ediyorum . Bu söz bile çok manidardı. Teşekkürleri şiir için
teşekkür ederim. meleklerin karşısında cinleri koysaydım o da bizim için soyut olacaktı. ve aynı zamanda cinlerinde düşünebildiklerini düşünürsek hayvandan başka bir şey koyamadım.
insan nefsinin kötü hasletlleriydi hayvanlıkla anlatılmak istenen. mesela; erkek aslanlar, aslan yavrularını genelde öldürür. insanın bunu yapmaması gerek. habil ve kabil den gelen iki yol var. kah birindeyiz kan diğerinde. bu birinde ve diğerinde olmak da günah ve sevap bakımından.
melekler günah işlemez diye bilirim (istisnalar hariç: harut ve marut) hayvanları burada günaha dalanlara manasında da alabiliriz.
genel itibari ile aklın devre dışına çıktığı sadece içgüdüsel-bensel davranışlar dediğiniz gibi.
teşekkür ederim. meleklerin karşısında cinleri koysaydım o da bizim için soyut olacaktı. ve aynı zamanda cinlerinde düşünebildiklerini düşünürsek hayvandan başka bir şey koyamadım.
insan nefsinin kötü hasletlleriydi hayvanlıkla anlatılmak istenen. mesela; erkek aslanlar, aslan yavrularını genelde öldürür. insanın bunu yapmaması gerek. habil ve kabil den gelen iki yol var. kah birindeyiz kan diğerinde. bu birinde ve diğerinde olmak da günah ve sevap bakımından.
melekler günah işlemez diye bilirim (istisnalar hariç: harut ve marut) hayvanları burada günaha dalanlara manasında da alabiliriz.
genel itibari ile aklın devre dışına çıktığı sadece içgüdüsel-bensel davranışlar dediğiniz gibi.
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.