1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
794
Okunma
aç avcunu şairim
hamiyetimden yandım bu gün ankara kalesinde
narımı bölüşelim
dolu diyorsan günahlarımla içi
bedel ver rüzgâr tanrısına
doludizgin zemheriler üflesin ciğerlerime
ah...nasıl geldin bu hallere belinda
menekşelerin kırım zamanı sanki gözlerin
baktıkça çıkamıyorum içinden
bu renk bu kadar mı derin
venedik akşamlarındaki şarkılara meftunsun belli
kanal kanal,köprü köprü yüreğin
kanalların taşmış atılmış köprülerin
belki de,o kalpleri salça niyetine
topuk uçlarında ezdiğinin bedeli
kaç defa düştü bu kale bilinmez
şimdi bir kere daha yıkılıyor o narin bedeninde
anlamıyorum dilinden şulelerin çoktandır soluk
roma meydanlarında yakılan fahişelerin
çığlıklarıyla söyle
seni tanıdım
anladım
her tarih öncesi çömleğin saraylarda yeri yok
asalet sıvacı işi değil
yüceliğinden dem vuruyor mimiklerin
belli olmuyor mu coğrafyasından timurun cengizin
yetmişini geçmişsin düzlüklerin perdeli
bıraksam doru tayları besi damlarından
kamışlar biçer po ovasından
kanatlar örürüm diyorsun
öyle mi
dost bulmak
dil bilmekten önemli
kasım
5.0
100% (10)