1
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1045
Okunma

Aşkı affetmek istedin mi hiç?
Mesela yüreğindeki neydi
Aşkın acısındaki kırıntıları-mıydı?
Senin canını yakan
Yoksa aşkı suçlamandaki
Öfke-miydi yüreğindeki rehin olan
Affetsen neyi değiştirirdin?
Düşünelim önce
Çocuk yüreğimi çıkardım ceplerimden
Sonra, umutlarımı yüklediğim gemiyi
Batırmazdım diplere.
Ve sen yürürken boşluğunda aşkın
Ayağına batan cam kırıklarına aldırmadan
Kapat ağzını en tenha yerde
Çıkar bütün kelimeleri
Ve susma haykır bana
Dök eteğindeki tüm kelimeleri
Yüreğimde taşıdıklarım,
Ağır gelmedi bana
Yorulduğumda…
Umutlarımı tazeleyecek
Seni görmediğimde
TÜKENDİM
………………
Aşk affeden değil affedilen olmalı
Sen çoktan affetmiş-tin beni
Ben hala affedemedim kendimi
Sahip çıkmalı, korumalı, sakınmalı
Ama başkalarından değil
Kendinden korumalı.
Ben seni kendimden korumadığım için
KAYBETMELER düştü kaderime
…
Aşkında acının da en saf halini yaşıyorum
Yanında bir başkasının, olmasının ne olduğunu
Nasıl bir acı olduğunu hiçbir şey değiştirmiyor
Ve ben anılar yükledim yüreğime
Hiç kimsenin sahip olmayacağı aşklar var gönlümde
Ben şimdi anladım ki aşkta herkes suçlu
Aşkı affettim de aşk beni affetti mi?
Kalbimi yüreğimi temizledim tüm saflığımla
Umutsuzdum ey aşk!
Lakin seninde beni affede-bileceğinin ışıltısını gördüm
Parlak gözlerinde…
Ben her ne kadar bir şey değiştiremedimse de
Dua ediyorum tüm aşklar için
Umutlarımız batmasın derin denizlere
Ben!
Özlemiyorum ey AŞK…
Zaman zaman “ÖLÜYORUM” o kadar
Bir şey sevmeye değerse
AŞK! Ölmeye de değer BİLİYORUM
Rasim Yılmaz