Tarifi yoktu yüreğimde kopan fırtınanın,
Sebebi sendin bu amansız yangının;
Üstelik insafı da yoktu şarkıların,
Tuz basıyordu üzerine yaramın…

Yokluğundan mıdır nedir, değişmişti tadı çayın..
Oysa yıllardır şekersiz içerdim çayı,
Kendimi bildiğim bileli;
Sevmezdim çayı şekerli…

Yıllardır tanıdığım tat bile yabancıydı bana,
Düştüğümden beri hasretinin kollarına;
Ben bile yabancıydım bana…

Dermanı sende olan bir yara açıldı bağrıma,
Kelimeler yetersiz geliyordu satırlarıma;
Coşuyordu içimdeki fırtına,
Yüreğimi döktükçe mısralara…

Haykırmak geliyordu içimden,
Avazım çıktığı kadar “seviyorum” diye bağırmak..
Yeri göğü inletesim var sevgili;
Duysun cümle âlem, seni nasıl sevdiğimi…

Duâ duâ diledik birbirimizi,
Bu kara sevdaya melekler şahitti;
Rabbim yakarışlarımızı işitti,
Birbirimize bağışladı bizi…

Ey meleklerin şahit olduğu sevgili;
Ey ömrümün güneşi,
Karanlığımı aydınlatan ışık seli;
Bil ki çok seviyorum!
Önce Rabbim’i;
Rabbim’den sonra da; en çok seni…

byHaktan