Ödünç alınan son kuruşla ödenen ilk kuruş arasında tabii muazzam bir fark vardır. goethe
yukapel
yukapel

Yorgun telaş ve İstanbul

Yorum

Yorgun telaş ve İstanbul

( 5 kişi )

3

Yorum

5

Beğeni

5,0

Puan

1485

Okunma

Yorgun telaş ve İstanbul

Yorgun telaş ve İstanbul.

Yorgun bir şarkı mırıldanıyordu camdaki kadın
akşam olmak üzereydi
ikindi namazı kılınalı çok olmuştu

balıkçılar ağlarını toplamıştı
son müşteri kasadaki bütün hamsiyi aldı
belli ki kalabalık bir ailesi vardı

Hüsnü efendi pencere önündeki sedirde yerini yeni almış her zamanki köşesine bağdaş kurup oturmuştu

tam sigarasını yakıp tellendireceği esnada daha bir nefes bile çekmemişken sigarasından
cırtlak sesli karısı bağırdı merdiven başından
belki görmemişti ama biliyordu elli yıl aynı yastığa baş koyduğu kocasını tanıyordu

-yine mi sigara yaktın zaten paraları hep cayır cayır yaktın yıllarca

oysa hayat ta yorgundu
sigara da

karşı apartmanın camlarını son bir kez parlatmaya çalışan temizlikçi kadın Şerife de

yorgun şarkısını salıverdı aşağıya
şarkının bu ilk intiharı değildi ki

dükkânların kepenkleri bir bir kapanıyordu
akşamın hüznü çökmüştü sokağa

yorgun şarkıyı her akşam aynı yerden geçen demircinin yakışıklı çırağı tutuverdi
ıslıkla çalmaya devam etti

çırak daha onbeşindeydi çok yakışıklıydı can yakacağa benziyordu

Karsın kazalarından birinden gelmiş kalabalık ailesi iki odalı eve zor sığmışlardı
balık istifi gibiydiler lakin
sabırları yorgun değildi umutlulardı gelecekten

delikanlı istikbal vaadediyordu
belki de bütün aileyi kurtaracak ilk ve son yüze gülen kaderleri olacaktı onların
yorgun değildi çakı gibiydi
yakışıklıydı

abi baba korkusu olsa da bütün o yaştaki yeni yetme kızlar onun geçeceği saati bilir kapı önüne çıkarlardı

korkularına rağmen akşam oldu mu yorgun
merdivenlerden inip kapı önünde boy gösterirlerdi

sokağın karşılıklı köhne everi cumbalı ve iki katlıydı
İstanbulun eski semtlerinden biriydi

İstanbul da yorgundu
Anadoluyu sırtında taşımaktan yorgun fakat çok renkli

gök yüzünde yıldızlar belirginleşti
içlerinden biri o da salıverdi kendini aşağı

demirci çırağının adı Selahattindi

yorgun İstanbulun taze yüzü oldu
adını değiştirip Emir koydular

İstanbulun en ünlü ünü dünyaya yayılan başarılı sinemacısı oldu Emir Çağlayan

İstanbul sevgilisinin kollarında güne gerinerek uyandı sabah ezanı okunuyordu

Boğaz Haliç galata ve kız kulesi muhteşemlerdi

Süleymaniye camiinin nur yüzlü güzel sesli müezzinin sesiyle inledi her yan

Henüz giyinmemişti ya İstanbul üryan

kapıldı telaşa
o telaşla feracesini takıverdi sırtına

yorgun yorgun gülümsedi
fecrin kızılıyla pembeleşti yanakları

30/Eylül/2010/Perşembe/Bodrum

Yüksel Nimet Apel

Paylaş:
5 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (5)

5.0

100% (5)

Yorgun telaş ve istanbul Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Yorgun telaş ve istanbul şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yorgun telaş ve İstanbul şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
küsss
küsss, @kusss
8.2.2013 21:15:23
5 puan verdi
senden bir hikaye okumak isterdim kesinlikle nimet teyzem benim,bu şiirden bunu anladım :)

sevgim ve saygımla...
e d i b / a h m e t
e d i b / a h m e t, @edib-ahmet
7.2.2013 15:50:46
5 puan verdi
yorgun bir şarkı mırıldanıyor camdaki kadın
akşam olmak üzere
ikindi namazı da kılınalı çok olmuş

balıkçılar ağlarını toplamış
son müşteri kasadaki bütün hamsileri almış
belli ki kalabalık bir ailesi var…

hüsnü efendi pencere önünde sedirde yerini almış
her zamanki köşesinde bağdaş kurup oturuyor

tam sigarasını yakıp tellendireceği n ki
daha bir nefes bile çekmemişken sigarasından
cırtlak sesli karısı bağırıyor merdiven başından
belki görmemişti; ama
biliyor elli yıl aynı yastığa baş koyduğu kocasını
tanıyor işte

“yine mi sigara yaktın zaten paraları hep cayır cayır yaktın yıllarca,,

oysa hayat da yorgun
sigara da…

karşı apartmanın camlarını son bir kez parlatmaya çalışan temizlikçi kadın şerife

yorgun şarkısını salıyor camdan
şarkının bu ilk intiharı değildi ki

kapanıyor dükkânların kepenkleri bir bir
akşamın hüznü çöküyor sokağa…

yorgun şarkıyı her akşam aynı yerden geçen demircinin yakışıklı çırağı tutuveriyor
devam ediyor ıslıklarda şarkılar…

çırak daha on beşinde
yakışıklı mı yakışıklı
can yakacağa benziyor

kars’ın kazalarından birinden gelmiş
kalabalık ailesi, iki odalı eve zor sığmışlar
balık istifi gibi…
sabırları yorgun değil
umutlular gelecekten…

istikbal vaat ediyor delikanlı
belki de bütün aileyi kurtaracak
ilk ve son yüze gülen kaderleri olacak
yorgun değil çakı gibi
üstelik yakışıklı…

abi baba korkusu olsa da
bütün o yaştaki yeni yetme kızlar
bilirler onun geçeceği saati
çıkarlar kapı önlerine teker teker…

korkularına rağmen akşam oldu mu
yorgun merdivenlerden inip kapı önünde boy gösterirler

sokağın karşılıklı köhne evleri cumbalı ve iki katlı
İstanbul’un eski semtlerinden biri

istanbul da yorgun
anadolu’yu sırtında taşımaktan yorgun
ama renkli…

gökyüzünde yıldızlar belirgin şimdi
içlerinden biri o da salıverdi aşağıya kendini

demirci çırağının adı selahattin

yorgun istanbul’un taze yüzü
değiştirip adını “emir,, koydular

istanbul’un en ünlü ünü dünyaya yayılan başarılı sinemacısı şimdi
emir çağlayan…

istanbul sevgilisinin kollarında güne gerinerek uyanıyor
okunuyor sabah ezanı

boğaz, haliç, galata ve kız kulesi muhteşem

süleymaniye camiinin nur yüzlü güzel sesli müezzinin sesiyle inliyor her taraf

henüz giyinmemiş ya
istanbul üryan

kapılıyor telaşa
o telaşla feracesini takıveriyor sırtına

yorgun yorgun gülümsüyor
fecrin kızılıyla pembeleşiyor yanaklar…



...


ne güzelsin sen şiir...

teşekkürler...


==================================================== e d i b / a h m e t


İn_Mo_San
İn_Mo_San, @in-mo-san
7.2.2013 15:11:37
5 puan verdi
yine harikaydı şiir
bayıldım
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL