0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
3688
Okunma

İlk çığlığıydı bakışların
İlk feryatlarındı gülümsediğini hissetmem
Bir güneş gibi parıldıyordun üstüme
Ve bir sonbahar oluyordun
Kış gibi soğuyordun
Hele o içime yağan karlar var ya
İçimde buz gibiyken bile seninle mutluydum
Hani bir zamanlar bakmaya kıyılmazdın ya
Vazgeçilmezdin
Güldün, menekşeydin, sümbüldün
Koklamaya kıyamazdım
Seninle doğdum, sensiz ölemem ki
Gittin
Hoyrat bir rüzgar oldun şimdi
Esip uçtun
Ey sevdiğim
Hangi sevabın günahına girdin
Hangi ak gerdanı siyaha çevirdin
Ve hangi mahsum sevinçleri ağlattın
Bilinmez bir el uzandı, uzaklardan sandım
Yarım kaldım kırıldım
Sahipsiz kaldım sandım
Yolun sonunda tek başıma
Seninle doğdum, sensiz ölemem ki
Vurun beni yalnızlığımın ortasında kalan kalbinden
Şimdi gittin
Gözlerim bir sana kanadı
Yanaklarım bir sana ıslandı
Bir el nemini alamadı gözyaşlarımın
Dudaklarım iki yana büküldü
Bir çocuk gibi
İçimden hıçkırıklara boğuldum
Kimse duymadı feryatlarımı
Kimse görmedi çaresizliğimi
Sustum
Yüreğim kırgın
Yüreğim talan
Yüreğim tufan yeri
Kalbim korkaktır artık
Sevmelerim içimdedir
Sen gitme yüreğimden
Alaz yangınlar sarmasın tenimi
Ve o yalnızlığım bela olmasın
Dağ gibi kabarmış yüreğime
İbrahim DALKILIÇ
5.0
100% (1)