KANSER DENEN İLLETİN İNSANLARI GETİRDİĞİ EN SON NOKTA.
Ayaklarım ağır Sanki bir külçe bağlı bileklerime sürüyorum.
Kapıya geldim. Yüreğim ezik İçimde tutmaya çalıştığım acı bir hıçkırığı yutkundum zorla yaktı bağrımı aktı dizlerime.
Korkular ağzımda kapıyı çaldım Gözlerimde ki keder açanla çarpıştı bir damla yaş gözlerimden boynuma ulaştı. Kollarımı, içimdeki sancıyı susturmak ister gibi bedenime doladım.
Merdivenleri tırmanırken her basamakta durup sakin olmamı söyleyen yüreğimi dinlerken asırlar sürdü odaya girmem.
Oda ağzına kadar insan kalabalığı nefes almak mümkün değil seviyorum diyen nefeslerin arasında. Ölüm kokusu sarmalamış duvarları insanların, bizde mi böyle olacağız der gibi bakışları.
Onun yerine gidip yatağın ucuna gömüldüm Hasta küçük bir çocuğa dönen başını usulca bana çevirdi Zayıflıktan çukura gömülmüş gözleri mum gibi sararmış yüzü usulca ne oluyor der gibiydi.
Yumruk yemiş gibi oldum suratımın tam ortasına bu sefer boğazımda ki yumruyu yutamamıştım Ben dedim Ben.... Sustum.
Yavaşça kalktım gömüldüğüm yerden odadakilere dönerek hasta ziyareti on dakika beyler bayanlar diyerek kapının kolunu buldum zorla.
Sürünerek asırlar süren çıktığım merdivenleri koşarak beş dakikada indim Hastanın sen kimsin lafı belkide daha zamanım var benciliğimi uyandırmıştı içimde ölümden mi kaçıyordum kim bilir?
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
hüzünlendim şiir dostu hayatımdan bir kesitti aktardığın şiirde kendimi gördüm
yaşam dört elle tutundum sevdiklerimi bu kadar kolay bırakmayacağım dedi içimdekicılız bir ses ve yeneceğim seni dedi içimdeki avaz avaz sevda güvercinleri hayat iksirim sevdam, aşkım ,ve sen kuzum ve gülümsüyorum kahkahalarım yine şen şakrak aynadaki somurtan maskeye inat ve sevgi güvercinlerimi azat ediyorum uğradı mı size???
maskeldim acılarımı sevgi melhemiyle sevgi güvercinlerim tünedi yalnızlığıma ve ben hayat merdivenlerindeyim yüreğinize yürüyorum yeniden bak ben hala gülebiliyorum karartma gecelirinde kalsın beni üzen acılar ve seviyorum tüm acılarımı aynadaki somurtan maskeye inat ve sevgi güvercinlerimi azat ediyorum uğradı mı size???
Yumruk yemiş gibi oldum suratımın tam ortasına bu sefer boğazımda ki yumruyu yutamamıştım Ben dedim Ben.... Sustum.
Yavaşça kalktım gömüldüğüm yerden odadakilere dönerek hasta ziyareti on dakika beyler bayanlar diyerek kapının kolunu buldum zorla.
Sürünerek asırlar süren çıktığım merdivenleri koşarak beş dakikada indim Hastanın sen kimsin lafı belkide daha zamanım var benciliğimi uyandırmıştı içimde ölümden mi kaçıyordum kim bilir?
Ayvazım DENİZ
Hüzün dolu bir anlatımdı ....... Maalesef bizlerde Hasta ziyaretini biraz abartıyoruz veya bilmiyoruz. Kalemine yüreğine sağlık........ Saygılar selamlar
bizim evin hemen yanına Huzurevi yapıldı. Kardeşim yaşlanınca burada yatarız, ya da evimizde bakarlarsa baktırırız diyor. Ah hastalık yaşlılık elden ayaktan düşme, başımıza hepsi gelecek. Allah hasta ve yaşlıların yardımcısı olsun..
Kanserle ilgili Söylenecek çok şey varken söylenenlerin hiçbir anlam ifade etmediği yaşananlarla sabit olması bazen ümitsizliğe düşürse de insanları en büyük destekcisinin kendileri olması paradoksu yaşamın en büyük sınavıymış hissiyatı veriyor.
Kanserle ilgili Söylenecek çok şey varken söylenenlerin hiçbir anlam ifade etmediği yaşananlarla sabit olması bazen ümitsizliğe düşürse de insanları en büyük destekcisinin kendileri olması paradoksu yaşamın en büyük sınavıymış hissiyatı veriyor.
dün bakamadım bile.. bahçesini çiçeklerle donattığı ev.. işyerleri olmuştu içimi acıttı.. yirmibeş yıl önce "sen kimlerdensin abeyim" demişti..
bu güne dek herkes.. sordu istedi de senin gibi getirip de bana çiçek veren olmadı nerelisin demişti.. buralıyım deyince de "sen kimlerdensin abeyim" apışyım sen buralı değilsin abeyim..
haftaya uğradığımda bana başka çiçek fideleri de ayarlamıştı.. sadece arapsaçını almış başkasına aldırmamıştım mahalli isimlerle anlattığı fideleri o parasını almadı ben de başka çiçek almadım her defasında arapsaçı getirdi.. "abeyim yaşadamamışdır" dedim diye
yaşamadı gitti.. "abeyim sen çok elciklersindir" önce bir ev bulduk, taşındı sitenin yerinden. güllerinin bir kısmını elden çıkardık bana beş sene yeter dediği odunları yetmedi
görevim gereği yılbaşı denetiminde ordaki herkesin bedelini ödedim her yemekten koydurdum sıcak sıcak mesainin bitmesini beklemeden yollandım dış kapı ardından vuruluydu.. çağrıma komşular "epeydir yok ellehem" dediler..
yoksa kapı ardından nasıl vurulacaktı.. köşedeki elektrik direğine tırmandım "mustafa dedeeee.."" "ihtiyaaarrr" tam zıplayıp ineceğim.. camda buğunun süzülmüş hali.. duvardan içeri atladım.. içerisi görülmüyor.. evin kapısı da arkadan vuruk
dış kapıyı içerden açıp birilerini çağırıdım sonra evin kapısını açabildim.. içeride çok yoğun bir koku yorganların arasında yuvasından fırlamış gözler yemekleri bırakıp eve koştum odun vs şimdilerde yarım saat çekecek yolu belki on dakikada alıp sobayı yakmıştım bile
ertesi gün ilk iş sosyal hizmetlere koştum.. benimle ilgilendiler.. hemen alırız dediler tam bir ay sonra bir sabah geldiğinde eli-yüzü elbisesi düzgündü memnundu.. bakım evindeyim dedi.. giderken "abeyim al beni oradan, eşim dostum var, bir duyan olur"
bu şehre o yıllarda gelen biri olarak benden başka kimsesi yoktu eşi almanyaya gitmiş, kendisini aldırmamış.. evini ve işyerini satıp yetişen iki kızını evlendirmiş damatlar kızlarını da alıp kaynanasına gitmişler o hala yazın izine gelecekler diyordu
evini taşırken eski ahşap bir aynanın kenarına sokulmuş hani şu yanar-döner naylon kartpostallardan bir kız resmi bakmak isteyince "geçen bayram güçcük gızdan geldi yavrım benim" dedi 6 yıl öncenin tarihini taşıyordu..
çocuklarımla bir kaç defa ziyaret ettik.. hep şikayetçi idi.. bu yaşlı adamlarla ne konuşacağım abey.. "bunamış.. alzaymer hepiciği" iş adres vs değişiklikleri derken.. yakınından geçerken şoförden rica ettim.. Huzurevinin önünde yerinde yoktu.. sordum.. "nesi oluyorsun" izah ettim.. arkada bir servise yolladılar..
sıra sıra yataklarda her gören "çaay", "çaaayyy" hepsine tamam dedim mustafa dede beni bekliyordu oda "çaayy" diye yalvarıyordu.. oturdum hal hatır vs.. o sadece "sen kimsin abeyim" dedi izah boşunaydı.. o gene "çay" istedi çıktım görevlilerden yardım istedim "onlar hep ister ama biz vermeyiz yasak" dediler
o peşim sıra kovalıyordu "kimlerdensin" bir gün fırsatım olduğunda aradım "mustafa yurtsever" yok öyle biri tanış bir başhemşireyi istedim.. "yok o isimdebiri hemşehrim" yahu kardeşim geçen yıl geldim daha.. nisan da vs
"tamam hemşehrim 4 yıl önce vefat etmiş" ben aksini öyledim.. o ısrar etti.. hemşehrim ben kızın doğumunda izinliydim sen 25 nisanda gelmişsin hafta içinde de amca vefat etmiş.. o hala "sen kimlerdensin" derdinde
çok güzel insana bazı şeyler zamanla hatırlatılır ya bir nüsibet bin nasihatten efdaldır derler güzel kardeşim Allah kimseye caresiz dert vermesin ölüm korkusunu tattırmasın Ama unutmayalım da geledne sıralı gelmiyor ölüm her gün birisini alıp gidiyor.Hazırlıklı olmakda adam gibi yaşamakta fayda var sevgilerle kal
hayat sonunda herkes kendi hesabına düşecek kimse kimseyi tanımıyacak dost bu iş böyle...kazan ve kazandır yoksa işimiz zor...derler sen kimsin...sevgiler dolsun yüreğine....
Yumruk yemiş gibi oldum suratımın tam ortasına bu sefer boğazımda ki yumruyu yutamamıştım Ben dedim Ben.... Sustum.
Yavaşça kalktım gömüldüğüm yerden odadakilere dönerek hasta ziyareti on dakika beyler bayanlar diyerek kapının kolunu buldum zorla.
Sürünerek asırlar süren çıktığım merdivenleri koşarak beş dakikada indim Hastanın sen kimsin lafı belkide daha zamanım var benciliğimi uyandırmıştı içimde ölümden mi kaçıyordum kim bilir?
Hüzünlü bir olayı güzel dizelerle anlatmışsınız tebrik ediyorum selamlar...........
Güzel bir konu ve konuyu titizlikle işleyiş. Bu yumruklar sanırım, sonsuzluğun başlangıcına varan yolda ihtiyacımız olan kıymetlerdir... Zira, bu yumruklar bizi bazı hakikatlerle başbaşa bırakıp, bizi hassasiyete davet ediyor gibi ne dersiniz?... Saygılarımla.
Yavaşça kalktım gömüldüğüm yerden odadakilere dönerek hasta ziyareti on dakika beyler bayanlar diyerek kapının kolunu buldum zorla.
Sürünerek asırlar süren çıktığım merdivenleri koşarak beş dakikada indim Hastanın sen kimsin lafı belkide daha zamanım var benciliğimi uyandırmıştı içimde ölümden mi kaçıyordum kim bilir?
Mevlam yardımcı olsun tüm hastalarımıza saygılar selamlar yüreyine
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.