Ağlamak;
Bir bebeğin ağlayarak,
Aranızda artık bende varım demesi mi.?
Yoksa bir sevincin,
Bir hüznün dışarıya vurması mı.?

Ağlamak;
Sevgiye sıcak bir yuvaya muhtaç,
Küçük bir çocuğun o buğulu dolmuş,
Gözlerle manalı manalı bakması mı.?

Ağlamak;
Dozunu aşmış duyguların,
Yüreğe sığmayıp,
Vakti zamanı gelince,
Kendini etrafa haykırması mı.?

Ağlamak;
Derler erkek adam ağlamaz,
Sanarlar erkek taş kalpten yaratılmış,
Sanarlar erkek adam duygusuz,
Sanarlar erkek adam hissiz,

Onun da karşı cins gibi duygu dolu yüreği vardır.
Gururlarına laf ettirmezler ya,
O yüzden bütün hüzün ve sevinçlerini içine saklarlar.
O duygularında kırılma noktası vardır.

Bir kırıldı mı işte o zaman ağlayan erkeği durdura bilirsen,
Yılların birikimi saniyede içinden söküp atıverir.
Yeter artık dercesine,
Ağlamak vakti gelince en güzel erdemliktir bence.