gözlerinin tam ortasında bir adayım
gece gündüz kirpiklerinin arasında
ben zamanım sana
nefes soluk kavga
dünlerine olduğu gibi adayım yarınlarına da



bir yarım ada oluyorum bazen
geçmişinin batısında yerleşik
üzerine üzerine çarpan dalga
masmavi gözlerine ayna tutar gibi
kıyı köşe müdavimim sağanaklarının
bir ucum sana bağlı gemi
vakti sen, özlemi hasreti sen
takvimler sen günler aylar hatta tüm atomlar
sende yakmış mumları sende söndürmüş ram
ifriti gül saymış dikeni sefa
nice külbenzi esrimiş aynalar tükenmiş uğrunda
kim ne eder şimdi bu zamandan sonra
tek ayak üzerinde yarım adamı



şavkı geniş coğrafyama vuran mah’sın sen
mantarı küflü şartlanmış şarap
ben verandayım evine balkon sığınağın mahsen
akça ağacım bahçende akasya kestane gürgen
sevda kaçağıyım -uğruna- şakirt, dağlarda
en dar acıyım vücut halkanda
ne zaman durdu dünya battı deniz
işte o zaman dar ağacıyım kucağına!




ümitsiz yaşanmaz da
yaşlanılmaz da sevda çiçeği
bakma bana öyle kümülüs küslüklerle aldırmam
zannetme uyursam kandırırım gerçeği
azgın boğa gibi kaldırır seni zaman
en önce saklandığın gölgen seni yakalar
bilerek kulak tıkamaksa körlük
unutmak dediğin canlı canlı ölmek
ve gözden ayırmaksa seni bir daha görmemek
sana yemin en sade yalanımın en süslü gerçeği
bir daha gözlerimi bile kırpmam



bir uyku masalı de sende gel buna
uyudum uyandım - iyi andım- bir rüyâ
vazgeçilmez dünya olma hadi
en vazgeçilmez sarhoşluk
sen en durgun nehir ol
ben dudakları açık delta
ve sok şunu aklına
sen sırtında oldukça
durmaz bu dünya
dinmez bu fırtına



demediler mi hiç sana
mağfiret varlıkla hemhaldir sevgili
silahsız vurulmaktır ayrılık
dertleri katlamak kahır dedikleri
hem yıldırımlar bile yıldırmaz
günahı kâr bilir sevenleri
hiç mi duymadın hiç mi görmedin
günde beş vakit gövde istifâ edenleri!



sevmek nasıl bir şey ha!
var mı kendi sapını kesen balta
ya kendini vuran silah!
.
.
.
işte can çiçeği
ölümle yaşamak arası iki dudak

aslında seni şiirlerden çıkarıp
şöyle uzununa asmak var
lâkin
sonucu gelişmemiş bir girişim olmana dayanamam

terk etmekse ekseni yârdan
bil ki sevgili; ben yaşamına kumar oynamam!





ToprağınSesi





( Naçiz karalamama bir süprizle ruhunu sesini emeğini bahşeden Deniz UZUNER arkadaşıma teşekkürlerimle)




.