9
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
3114
Okunma

Ben seni zifiri karanlığı aydınlatan
Titrek bir mum ışığını sever gibi sevdim
Bir uçurumun tam ucunda
Ölmekle yaşamak arasındaki arafta beklerken
Bir bebek eli yumuşaklığında
Tenimi okşayan meltem gibi sevdim
Herşeye,herkese
Leylaya ve Mecnuna
Keremle Aslıya
Ve bütün efsane aşklara inat
Bir ölümlük degil
Bin ömürlük sevdim seni
Ben seni ne kırmızıda ne mavide ne yeşilde
Ne de siyahta ya da beyazda sevdim
Ben seni sadece gözlerinin renginde sevdim
Ben seni geceyle gündüzün vuslatında
Alaca karanlığın en alacasında sevdim
Ben sana sevgili olmayi değil
Yağmur yüklü bir bulut olup
Sadece senin için yağmayı sevdim
Bir yaz sabahı daha ağarmadan tan yeri
Cıplak ayak dolaşırken kumlarda
Ayaklarıma dolanan dalgaların köpüğünde
Başımın üstünde dolaşan martıların
İsyankar cığlıklarında sevdim seni
Işığa koşan pervaneler gibi
Koştum sana yalın ayak
Paramparça olmuş umutlar kesti ayaklarımı
Ben kanayan yaralarımda sevdim seni
Uzun bir yoldan gelmiş
Yorgun ve bitkin kara bir tren gibi
Yanaşırken son bir gayretle
Benim kadar yorgun ve bitkin perona
Ardımda bıraktığım gri dumanlarda sevdim seni
Katran karası bir gecede
Kaybetmişken yolumu
Korkmuşken ürkmüşken küçük bir çocuk gibi
Korkma ben burdayım diye seslenen ses gibi sevdim seni
Çocukluğumdan kalma bir anı hatırladığımda
Yüzümde beliren o hınzır tebessüm gibi
Sen her aklıma gelişinde
Gözlerimde beliren o çocuksu bakış gibi sevdim seni
Velhasıl-ı kelam sevdim seni
sana rağmen
Sen olmadan da yokluğunda da sevdim ben seni
5.0
100% (14)