ıslak gece
yine fazlasıyla çekmiş kafayı
ağzından boşalan
esrik esrardan onca gözyaşı
gecenin altına kaçırtan

at vurgun
at düşmüş
paramparça erdem
yine kimin kaşının gözünün kordinatlarıyla oynadınız
madam!

fiilen dişlenmese de karnı, göbeği
fişlenmişliği serum altındaydı sedyede
aç karnına sokulmuş
fildişi iğnelerle

feryat figân
can çekişiyordu yine bir hayvan(!)
yardım edin yahu,
at da insan değil mi sonuçta
hani mânâ dahilinde?

hani işiniz düşünce biniyorsunuz ya tepesine
hani sırtlıyor ya tüm saklı hörgüçlerinizi
terledim diye söylenmiyor ya bir kere de


hani diyorum
o at vurgundu
o düşmüştü
size neydi ya
hesap kitap dahilinizde

sorum yok
cevabı hıçkırık yapıyor
hiç sormuyorum bile;
erdem sizin neyinize?


evet
fazlasıyla güzeldi gece
kafamız kadar dönmese de
yağmur sonrası gibi ıslak ve çıplak,
boşaltmışlardı kabızlık yapan kalyonları
tepelerinde dönen arsız ruhların salyalarını

ama ölmüştü sonunda at
insanlar barınaklarda temizliyorlardı
"günaydınları"
fişi çekilmiş otopsisiz bir gecenin ardından

kayboldu asalet,
kayıp düştü ,
kayıp verildi
gücünü bileğinden almayanların çiftesiyle

dilimi yutasım geldi,
kalemim gözüme battı
kulağımı tıkadım,
kalbim sıkıştı

öldük

öldürdünüz

öldürülmediler!


Gülşen Mavi