11
Yorum
20
Beğeni
4,9
Puan
1700
Okunma
/...budanır yapraklar eylülde
hani acı bir bozlak alır rüzgâr diline.../
yüreğe temlik konmazdı hani
parelendikçe değer alırdı sevi
doyulmazdı hani temaşa zevkine
bak kırıkmış oysa kanatları
gece uçmazmış kuşlar kavli karam
nerede şimdi o turna seyri!
/...kapat gözlerini şimdi sevgili
kunut dağına duaya gider gibi.../
imandı hani ölmek değildi
kuştüyü uykular bilmezdi aşk
bu kadar hafif miydi kuş uykusu
böyle mi ciğerlerdi insanı
elleri olmayan hançer gibi
hani zılgıtlar bile türküdendi!
geceyim şimdi
ay yapıyorum parmaklarımdan şehre
tüm narsistliğim üzerimde
diz boyu kepazeyim
toz alıyorum sözümona
elimde kaburgasız teleklerle
aşk bu değildi bizim alfabede
bizim alfabe de bu!
gömülmeyecekti hani canlı cümleler dile
hiç ölmeyecek,
çoğalacaktı hani izbeleştikçe bile
kunut’a duaya gider gibi
kavuşacağını bile bile!
bir nar topuyum şimdi
ıssız gölgelere peymane
adının ’vay’ halini çiğner gibi
neden avuçlarımda bu karanlık
neden bu ’’ ölü ozanlar mabedi’’ dilimde
bir aht içmiştik
tövbesiz y/emindik hani
ayrık harflere sokulma şimdi
güle güle demem sana, zorlama beni
güle gül bile gayri...
bir nur topuyum gayri
ne yerdeyim ne gökte
içinde kurtum ben, uykunda horultu
unuttuğunda haber ver bana
duyarım seni
kunut dağı gibi!
ben bir kuşum, umut d/ağı
kanatları nerede olursa
gölgesi yüreğinde!..
-hadi unut beni-
ToprağınSesi
.
5.0
95% (19)
3.0
5% (1)