41
Yorum
32
Beğeni
0,0
Puan
2413
Okunma

iki lâflardık hani gelmedin
eski türkülere gitti aklım
hani arabesk de olsa dinlerdim
yanımdayken huzurun
kocaman bir gülümseme ışıtırdı içimi
ilktin sondan önce
bir karpuz getirirdin samanlıktan
samanın para etmediği günlerde
kızarırdı ellerimde yüzün
her dönüp arkana baktığında
daha mutlu yürünürdü yollar
içim karardı,dışım siyah bağladı
çocuk değilsin ki
elinden tutup bırakmayayım
girilmez yazıyor bütün kapılarda
kilidi anahtarı sen duygularımın
sen gülümsersen sanki ülkem gülümser
mutlanırım
yani balık olsan yakalarım
denizine oltamı atıp,tutulmazsın
kaygan dünya gibi kaygan gidişin
dökülür dilsizliğinden insanlar
susar aşk da senin susman gibi
bir ölü toprağı üstlerde
silkelerim
gelmedin eylül bitti bitecek
bir karınca gibi hazırladım kışlıkları
sadece ev koktu evim
kuru yapraklar uçuştu balkonuna
bir tanıdık kedi takıldı peşime
geldi kapıma kadar
ayağa kalkacak durumun yok belki
biri tutup kaldıracak elinden
ülkem misin?
28. 9. 2012 / Nazik Gülünay