// rayihası gülnihalde solmayan, bir katre-i hüzün, vakt-i sükuttur
aşk-ı mizan sur’u vurduğu zaman, nur-u nardan beyhude bir nefestir//




esrik bir akşamın nirvanasında
kırkikindi rahmetleri yağarken
hengâmesi vakitsiz akseder de
hüznüme acı bir tebessüm düşer
meftun yüreğime vururken şavkı
son cemresi tozar gamzelerimde





güz yanığı düşlerimle pür neşe
o mah yüzün aksederken muttasıl
rindî Şeyda bu yürekte aşina
apansız, yağıversen mevsimsiz
sükutuyla uykuları uyuturken sessizlik,
zifir akşamlarda fütursuz öfkelerim
bir kurşun sesi gibi, sussun!
sessizliğim huzur bulsun sesinde.





yine dolam dolam aklımla sermest fikrim
yine sen, yine tipi, yine kar, yine boran
esersin ılgıt ılgıt, ince ince derinden
serkeş, bıçkın bakan gönlümde sürgün
körkütük bir şaşkın hem dili suskun
lanet, illet bir gecenin koynunda
depreşirken sanrılarım, efkârım
aşk bir başka yakar, vuslat özlemi başka






kifayetsiz nakıs bir düş kırığı
çalakalem vurur çalak öfkesi
üşüşür imlâsız tümcelerin şa’şası
aklın firarında, zikrin niyazı
ne gök gürültüsü,
ne şimşek sesi
bir sam yeli esintisi,
bir kavak yeli sesi
bizimkisi bir diken-gül hikâyesi
bağbanı pelesenk gülzâr çeşnisi
setrolunmuş uzletimle mutena
münzevi bir tahayyülle tarumar
alaz alaz harda yanmak müjdesi





yâr! isyanlardayım isyanlarda
katrankarası gecelerde, depreşen sanrılarda
bir sende bir bende bir de arafta
kırkikindi yağmurlarında ömrüm





Şiirime ses olan Şule ŞAHİN (Lâll) Hanımefendiye sonsuz teşekkürlerimle...









Kelimeler kifayetsiz anlatmaya meramım..
Sardı bütün benliğimi, hem hasedim ve gamım..
Döndü yüzüm kıbleye vah, dil zebun, hem ser zebun!
N’ola bilse idim; acep, neye varır encâmım.._________(babidim)Güler TURAN