13
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
2056
Okunma

Her eylül akşamında yalnızlığım demlenir
Bir segâh faslı düşer dilimden dil’e doğru
Kuruyan yapraklarda bakışlarım nemlenir
Hicrânımı sürükler sevdiğim yola doğru
Hüzün ay’ı dense de vuslattır diğer adı
Mevsimlerden süzülen renkleri barındırır
Alıp götürür beni köhne yılların yâdı
Eylülün hoşgörüsü nefsimi arındırır
Kaç kadîm dost kaldı ki kulağımı çınlatsın
Hüzzam yüklü düşlerim, gönül dersen şikeste
Kim yazar ardım sıra, bilmem ama, anlatsın
Ömrün hulâsasını bir mısra i berceste
Gözümde canlanırken dostlarla anılarım
Perdeler açılıyor sırların sahnesinde
Dilerim unutulmam, rahmetle anılırım
Dostum diye/bildiğim gönüller hanesinde
Belki de son eylüldür eşiğinden girdiğim
İklimlere belenmiş toprağa siner izim
İki nefeslik mola şu âlemde verdiğim
Bir dem ki huş içinde ukbaya döner yüzüm...
Mehmet NALBANT
Bu şiirimi, bugün ( 25 eylül 2012 ) kaybettiğimiz Türk Halk Müziğinin efsane ismi: NEŞET ERTAŞ’ın anısına ithaf ediyorum. ALLAH RAHMET EYLESİN...
5.0
100% (16)