1
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
1402
Okunma
tünüyor üzerime yine gardiyan kostümlü şehir
bozuk plak gibi basıyorum dünlere
ürperti klonluyor sesim
ya anlatamazsam diyorum
ya doymuşsa nehir
üşüyorum sanki
san ki geçtim yine gölgemi açık ara
hadi kapat gözlerini
ya da göm derin bir uykuya
bak denize giriyorum yine
yakamozların koynuna
dilimde eskiden kalmış pastel bir şarkı
sensizlik proletarya
proletarya…
olmaz ama beceremezsin sende
harfleri kandırırsın sadece
duyuramazsın sesini kendine bile
aşk açlıkla ilintili ya
açık yara iltihabı hani
sus deme şimdi
biliyorum adıma
ki konuşkan suskunluklara tutunmak
en büyük felaket
anıları öldürmekse unutmak
dileksiz yıldızlarla söyleşmek
öykünmek bile bereket
bir yağmur fısıltısı say sesimi
sarmış ellerim ellerini
algın bir sıcaklık ensende
tenine değen ıslaklık eskiden
çıkar pelerinini ser kumlara
kapkara gözlerin yıkasın bedenimi
soyun bir gecelik kendinden
ama unut deme bana
umut artık ellerimize değmeyecekse de
bu kadarmış demeyeli en azından
yaslanıp kaderin istinat duvarına
arada bindir diline beni
bildiğin sitemleri boca ederek bile olsa da
kızgın bir boğa gibi değsin nefesin
eni boy ederek yaşanmaz unutma!
arada al eline beni
istersen kapat gözlerini
yeter ki değsin tenin tozlarıma
afili bir cinnet haline bile razıyım
içinden geçen tüm küfürlere
yeter ki unutma
yeter ki arada al eline
çokça çiğnenmiş bir halıyı silkeler gibi!
ToprağınSesi
.
5.0
100% (17)