2
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1086
Okunma
ufuktaydı gece
hem de
ardındaki düşün bağışlanmasıyla
hiç hesapsız ve perdahça titreyen bir umutla
sarılıyordu karanlığın gelin telleri
hücre gelgitlerine
ve
yüzünü dönüyordu yaşam
hiç kurcalanmamış ay gelgitlerinin tan yol ışıklarına
nedense
yalnızlığa çekilmiş nefeslerin
parmak izlerini bulamıyordu gece
çünkü bilmiyordu
irkilir kuşatılmış suretler
kendi içlerinde
açıkçası
konuşuyordu siyahın ışıksızlığı
gecenin akıbetine
rüzgarsız yıldızlarla
tutkusuz yargılanıyordu bilinçsizlik
ardından
bocalayan çok sevinmiş duygu karmaşaları
dökülüyordu
karanlık,
karanlık
işportaya
şimdi söyle ey kendim
kim nefessiz bırakır ki
aklına ayın dalga boylarını düşüren
bir kara sevdayı
....
5.0
100% (3)