21
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
1265
Okunma

1
yağmur öncesi ağırlığı havada, bende
duvarlar bana bakıyor, ben duvarlara
ne devinimsizlik deyip duruyorum
ilerde inşaatta çalışanların sesleri duyuluyor
çocuk oyunlarının seslerine karışıyor
kendi sesimi arıyorum bir kargaşa
durduğum yer neresi
durak mı
hiç durmamacasına yaşamak
yaşamak ağaçlarca yeşil olmalı
kısılmamalı insan sesi, araçların sesi gibi
deyip duruyorum, yaptığım beynimi karıştırmak
dönüp durmak
dünya ekseninde
içimi bulandıran savaş görüntüleri arasından
bir helikopter oluyor çekirgeliğim
hektarlarca yanan ormanlara dalıyorum
dumanlar sarıyor her yanımı
kaçan orman hayvanlarının ruhları
çekirge ve helikopter görünümüm alltında
insanlığımı anlıyor
onlara vermek istiyorum cennetimi
ama boğucu dumanlar
geri geri itiyor
iyiden ağırlaşıyor hava
kara kara bulutlar
üzerinde dünyanın
aç afrikalı, derisi öne sürülüp
sömürülen afrika
senin istediğin özgürlük
ağzında zeytin dalı, kuş.
uçuyorum üstünde
ağzım rüzgâr
üflüyorum kara bulutlara
ve.. şair soluğum, yalın yalpa bir dua içten
ve duadan öte bir eylem
yetmiyor damarlarımda atıp durması
şiire dönüşüyor rüzgâr
can içre bir armağan
işe yarasın şairliğim
2
duvarlar bön
bir tekmeyle yıkacağım geliyor
ilkel içgüdümle
durduğum yerde sayıyorum deyip duruyorum
bir araç daha geçti
bir rüzgâr, bulut gün
dönüp durmak
dünya ekseninde
kulağımın dibinde Afganlı mücahitler
sovyet askerleriyle
yeşil yaşamak ağaçlarda
ırayan kuş sesleri
düşlerim
zehir karası, keskin dişlerinde gerçeğin
özgür kuşları uçurmak istiyorum
herkesin yurdunda sektirilmeden..
Nazik Gülünay