6
Yorum
8
Beğeni
5,0
Puan
3320
Okunma

Kavruk bir buğday tanesiyle düşürmüş yüreğimi
Tasvirsiz sıfatlarla boğuşturmuş
Bir rüzgara tutunup, bu boğuk yazdan çıkmak isteğimi
İsabetsiz sözlerle, red makamıyla haykırmış.
Şeriatçı bir ressam çizmiş geleceğimi !
Hayallerime katmış hûn-i cehânı.
Alışmış diyemem benliğim bu yeni nefese
Ekşi yüklerin kokusu çözer; sımsıkı olsa da bağlı olanı.
Kanlı bir sevinin insafsız inanışı mıyım?
Yoksa ufak çerçevelerin içindeki büyük kahkaha mıyım?
Bilemem ki insan hangi tariflere oturtur kendini,
İsterdim ki; zifiri karanlık ardındaki aydınlık olayım.
Aksi bir bereketsizlik vurmuş bu aşkı
İrticâ hakları elinden alınmış
İtiraz; kabul olunmaz bir gerçekliğe tutunurken,
Ey ressam ! kabullen artık bu zaman aşımını.
Mahsus bir kırgınlığın rengi değil bu bendeki
Zoraki bir aşka gökkuşağı olamaz gönlüm.
5.0
100% (10)