13
Yorum
27
Beğeni
5,0
Puan
1927
Okunma
tavana çizdiğim küçük şelale
altında yıkanıyorum
atlar koşuyor dört tane turuncunun içinde
ayakları yok
toz duman rengi
en öndekinin gözleri turkuaz
yanındakinin sırtı yere değecek gibi
bir ortadaki görünmüyor nedense
öylesine flu
öylesine beyaz yeleli
arkadaki sakince
öndekilerin rüzgârı kesiyor onu
ayakları hiç yok
yeleleri uçan atlar
yeleleri gecede uçuşan atlar
bir film izliyorum heyecanlı kareler
sevgilim uzakta ama yanımda
odanın tavanından şelale akıyor üstümüze
ve atlar koşmaya devam ediyor çatlarcasına
sır olup kaybolmak geçiyor içimden
nehirlere doğru
atlar geçiyor geceden
fırtınalara
sırtlarındaki barbarları atmışlar
tanrılardan ırak
çimenlere saklanan bir yosma ağlıyor
gözlerinden kayıyor yıldızlar
sular ikindi
ikindi bir zaman
aniden sallanıyor şeftali ağaçlarının dalları
öyle güçlü ki
atlar yaklaşıyor sahipsiz yeleleriyle
siyah göğün altında ilkyaz
dört dize çatlayan atlar
sarı liralar kır düğününe dökülüyor
bir adam alıp kaçırıyor beni
gözleri turkuaz
Aysu
5.0
100% (25)