22
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1331
Okunma

yağmurlar sana benziyor
gülüm sana geceleri
işte ıslak saçların vurdu camlara
uyku vakti kaybetmeden kendimi
sokuldu eylül kokulu dokunuşun
ateş gibi hiç değişmedi
geçen bahar yağmurlarından beri
kıştan baharı muştulayan kuşların
dağıldı çalı çırpıdan yuvaları
dönmeyecekler geri
ve adını seslenip gökyüzüne
bulutlardan silkelenmiyor
karanlığın sesi
sağanak sağanak yağarken sen
hep yaş kalıyor acının kabukları
iade edilmiyor verilen sözler
yüreğimde sensizliğe tutunurken
en çok sen döküldün
bu baharda gülüm
en çok sen
her biri ayrı tonunda sarının
yaprak yaprak asılı duvarda
söksem de yerinden kalıyor izleri
dağıtırken kasırga yeri göğü
kolluyor içimdeki bahçeni
yine dökülüyor bakışların
çiçek çiçek
kızıl renkli tohumlar saçılıyor
gözlerime
titriyor dudaklarım
hep geceleri yağıyorsun
gülüm hep geceleri
yaşamı bilediğim gamzelerimde
çoğalıyor ıslaklığın damla damla
kalbime açtığım hatalı yaralarım
dinmiyor düşlerimin matemine
dökülen yaşlarım
bu kadar çok yağıyorken sen
siyah ağlıyor gökkuşağının rengi
avuçlarıma düşen kokun üşütüyor
geceleri
gülüm bundan öte değilmiş ölüm
sınadıkça patlıyor zindanımda isyan seli
en çok seni soruyor
yağmurlar
en çok seni geceleri
Blackless