gulio yu beklerken bir yağmur yağar hep
ama yağan hep aynı yağmurdur
gulio yu beklerken..
hava hep aynı olur
bulutlar,
sular...
mavi pencerenin alnındaki kelebek
hep aynı

gulio yu beklerken bendede bir durumlar olur
hani bir baksam mı saçlarıma
yağmur bozmuş mudur
acaba parfümün kokusu üzerimde mi
ya terlemişsem
ya gulio memnun kalmazsa bu karşılamadan diye

gulio yu beklerken birde şey olur
mmmm mantar
poğaça
ya da süt ne bileyim
bir kahvaltı tokluğu olur işte
..
uzaklar yoktur mesela
gulio yu beklerken
hemen gelir o
tuhaftır bu yüzden

gulio yu beklerken
müziklerde değişir
neyler ağlıyordur
saksafonlar
saçmalarlar bir ara
bozarlar o havayı
..
çizgiler karışır böyle
doğanın hatları birbirine geçer
çocukların pastel boyalarıyla
duvarlara çizdiği resimlerdesindir işte
ya hep aynı renk
ya karman çorman
ama her an silinecek
ya da üzerine bir kat boya yiyecek gibi durursun
gulio yu beklerken
..
işittiğin o azar
azar azar kaybolur gelmesi yaklaşırken

gulio yu beklerken
bir dalga gelir
ayakkabılarına yosun yapıştırır
ve topukların kuma batar
ıslak deri kokusu havaya yayılmadan solar
..
dalgalar kahve gibidir
orta-bol köpüklü
ve kırk yıl hatırlı
bu yüzden hayatın boyunca bir kez
hadi iki olsun
ancak görebilirsin gulio yu

gulio nasıldır bilmiyorum ama
gulio yu beklemek böyle
bu yüzden
hiç beklemedim gulio yu