Âsîye...

Bu mudur mantığın doğru adresi!
Pire için yorgan yakman mı gerek?
Örfün böyle mi der? Ya vicdân sesi!
İhânet maskesi takman mı gerek?

Olmadın mı sen de devlet ricâli?
Bu neyin nesidir, ne irticâli?
Niyetin içmekse zorla eceli;
Câmi duvarına çıkman mı gerek?

Ne Recep bilirsin ne kutlu Şevvâl;
Deccalı andırır verdiğin zevâl!
Bir fesat; bin hasat! Al üstüne al!
Umudu mezara sokman mı gerek!

Gün, farkı olmalı kesif dünlerden.
Ermek istiyoruz huzura erden.
Pusunu kusarak en acı yerden;
Analar bağrını yakman mı gerek?

İstediğin nedir? Bir daha düşün...
Nifâk değil, aşkla; mest olsun döşün.
Nicedir, hâllerden, hâle dönüşün!
Karanlık sulara akman mı gerek?

Ram olalım Hakk’a, huşûyla akıp.
Ahdedenler hâlâ, söze murâkıp.
Dünyayı, ahreti zorda bırakıp;
Yanlışı, yanlışa sıkman mı gerek?


13.08.2010 04.40
23.08.2010 15.00

Salih ERDEM / AYDIN



Rical: 1. Erkekler. 2. Yüksek makamlardaki devlet adamları:
İrtical: Sözü birdenbire, düşünmeden, içine doğduğu gibi söyleme, doğaç.
Recep: Ay takviminin yedinci ayı, üç ayların birincisi.
Şevval: Hicri takvime göre ramazandan sonra gelen ay, bayram ayı.
Zeval: 1. Yok olma, yok edilme. 2.Suç, kabahat, sorumluluk. 3. Bozulma. 4. Öğle.
Al: Aldatma, düzen, tuzak, hile.
Kesif: 1. Yoğun: 2. Saydam olmayan. 3. Sık, kalın.
Ram olmak: boyun eğmek, itaat etmek:
Hakk: Tanrı
Huşû: 1. Alçak gönüllülük. 2. din b. (*) Tanrı’ya boyun eğme, gönlü korku ve saygı ile dolu olma:
Murakıp: 1. Denetçi. 2. Tanrı’ya bağlanarak çile dolduran kimse.