Hayat seninde adil, bir terazin var ise
Şu sırtımdaki yükü, keyfi tartsan olmaz mı?
Bende illa insanım, bana kastın yok ise
Şu sırtımdaki yükü, benden alsan olmaz mı?

Çok hırpaladın durdun, sesimi çıkarmadım
Elli iki yaşında, hamal koydular adım
Hamdık piştik ve yandık, doldu çile miadım
Iğıl bakan gözleri, tez kapatsan olmaz mı?


İsyanım kara sözün, tanıklığında bekler
Kirpik mazimden ıslak, dermansızdır ayaklar
Sere oturmuş gölgen, dert üstüne dert ekler
Tükenmiş hayalime, sahip çıksan olmaz mı?

Sılada uzak yeri, gezdik eyvallah dedik
Kuru ekmeği soğan ile katıksız yedik
Yüküm çok ağır diye, gür avazlı söyledik
Şu kaderime biraz, yol göstersen olmaz mı?

Har ateş buğulanan, beden mi Seyir ettin
Ben o zehir içerken, sen ise balı tattın
Sahipsiz kulum diye, yersiz havanı attın
Suskun gönül köşkümden, ırak gitsen olmaz mı?


Hani eş tutacaktın, el âlem ile beni
Hep yükledin sırtıma, acı gafleti gamı
Kızıl kale, ye vatan, eyledin Bağdat Şamı
Biraz sevinç mutluluk, umut versen olmaz mı?


FOTO ..Haydar Çetinkaya( düzgün babanın çiçeği)
..