......MAVİ YALNIZLIK...ve akşamdı ve Mayıs’tı ve yalnızdı ve oda karanlıktı uykunun dipsiz kuyusuna bırakmak istiyordu bedenimi hüzün damlatıyordu mısralarına, O’nun yokluğunda… gözyaşının sesiydi o okuduğu kitaptan kulağına akan melodi içinde damla damla biriken iç kanamasıydı hâlâ O’na dâir... çıkmıyordu…çıkamıyordu içinden çığlığıyla bir atabilse dışarı, bir yakalayabilse O’nu sesinden kurtulacaktı belki bu imkânsız sevdadan ah bir yakalayabilse... … sağa düşük başını ve hüznünü alıp, kalktı, balkona çıktı buz gibi bir ayaz çarptı tenine düşünce yumağı içinde kıvranırken, parmakları sımsıkı kavrıyordu balkon demirlerini her uyandığında ilk aklına gelen O’nun tebessüm eden gül yüzüydü bundan sonrada hep böyle olacaktı O olmasa da hayatında… … yavaşça başını semâya kaldırdı yağmur hâlâ yağıyor, rüzgâr hâlâ esiyordu O hâlâ buradaydı..yanındaydı… vakit kendini sabaha doğru bıraktı kan tutan gözleriyle O’nu tanıdıktan sonra, yine Onsuz bir sabahı daha karşılıyordu balkonunda sabahın ilk ışıkları cömertçe ısıtırken tenini, gözleri kapanmaya başlıyordu hüzün yavaş yavaş içine alıyordu O’nu ama , -“yenilmeyeceğim Sensizliğe…yenilmeyeceğim..!” dedi ve hayatın hengâmesinde toprağa düşen yağmur tanesi gibi buharlaşmadı gri kahır yüklü bulutların arkasında, aydınlığın şiirlerine yaslanmış mavi bir duygunun tezahürüydü gözleri dirençsizliği ve yılgınlığı bertaraf etmiş bir yürekti artık O … Bunca telkine rağmen, güze yüzünü dönmüş bir gülün buruşukluğunu yaşıyordu ruhunda.. ama “O” bunu bilmiyordu bilmeyecekti… Bafra..20.05.2012 |