Alkoliğin yosması gizli gitti boğaya.
Davranarak halası, döktürmedi kederi.
Yeşerirken asması Sezgin geldi doğaya,
Kadın namus belâsı, büktürmedi pederi.

Sorumluluk hissiyle bir rahat yatamadı,
Lanetledi veledi kimseye satamadı,
Dersler zehir zemberek, çimdiği atamadı,
Oldu çıktı lalası, korudu derbederi.

Okudu mezun oldu gümrüğe mekan kurdu.
Çok zengin ediyordu girip çıkanlar yurdu.
Dediler ki; "Sezgin’e her hal piyango vurdu!"
Hoş kokuyor helâsı, araba da güderi!

Avrupa’dan Asya’ya yolları tozdurmadan,
Hudut rahat geçilir gümrüğü kızdırmadan.
Tırlar neler götürür mührünü bozdurmadan?
Stepnedir zulası bir de koltuk minderi.

Ayrılırken işinden, tutturmuştu düşeşi.
Kürkü mücevherleri dal budak saldı eşi.
Diktirmiş apartmanı kapatıyor güneşi,
Ayyaş/yosma balası, kaçtır bunun ederi?

Gözünde beldemizin onurlu başkanlığı,
Hırsızlara oy vermek halkın alışkanlığı,
Götürdü havuduyla yoktu çalışkanlığı,
Sıvamadı malası, belde oldu hederi.

Az geldi arpalığı bir de oldu mu vekil?
Adalet ona kaldı verdi yasaya şekil.
Ortak oldu parsaya orda yenmez ki tekil.
Çok yemenin alâsı, bilinmiyor gideri.

Sağlık elden gidince bakmışlar durumuna,
İhtiyaç zuhur etmiş hocanın yorumuna,
Bağışlamış serveti bir hayır kurumuna.
Okunuyor selâsı yükseltecek gönderi!