uzun zamandır beni bu denli etkileyen bir şiir okumamıştım Süleyman ağabey...
kendi doğumunuzu öyle güzel anlatmışsınız ki
olay anı, mekan tasvirleriniz, öykünün kahramanları, aralara ustaca serpiştirdiğiniz diyaloglar muhteşemdi
sanki okumadım da izledim yaşadım o anı..

çok başarılı bir serbest şiir...

iyi ki sıkıldım diye tutturmuşsunuz iyi ki doğmuşsunuz...

isimleri geçenlerden terk-i diyar edenlere Allahtan rahmet yaşayanlara uzun sağlıklı ömürler diliyorum...


kutlarım saygımla...

İnci teyzem seni iyi ki doğurmuş, hakka kavuştuysa rahmetle anıyorum, eğer sağsa ellerinden öpüyorum.Yaş gününü kutluyorum, iyi ki silah arkadaşım gönüldaşım kardeşim oldun.İyi ki hayatımdasın aziz dostum,Sevgi ve selamlarımla.

çarpıcı güzel bir çalışma dedim ya tarzın değişmiş ağabey ve ben bunu sevdim şiirleri sondan başa okuyorum yorumlarım o yuzden tersden geliyor :) sevgiler.

Nur içinde yatsın anneniz mekanı cennet olsun.
Diyecek söz bulamadım inan abi, sanki yaşadım o anı, o zorluğu ve sonundaki sevinci.
Saygılarımla.

Henüz ortaokul çağlarındayken rahmetli kayınvaldem İnci Karaman'ı; 55 yaşında devletçe halk için açılan okuma yazma okuluna, koltuğunun altında kitabıyla-defteriyle giderken gördüğümü dün gibi hatırlıyorum.Ruhu şad olsun. Bütün bu güçlüklere rağmen iyiki seni dünyaya getirmiş. Çok güzel duygusal bir şiirdi. Kutlarım sevgilerimle.

Bir Fakir Baykurt romanı okudum sanki.Bu toprakların adına neden''ANADOLU'' dendiğini şimdi daha iyi idrak ettim.
Bu yürekli ANANIN ellerinden öpüyorum. Yaşamını yitirmişse rahmet diliyorum. Size ise sağlıklı,huzurlu ve sevdiklerinizleuzun ömürler diliyorum.Selam ve saygılarımla.....

Endiri yok kimseye.
Bir çocuk daha vermek için Budak’ına
Kenetledi dişini dudağına.
Bedeninde acı! ... Tık yok!
Karnında sancı! ... Gık yok!
Hani bunun ninesi,
Hastanesi,
Sedyesi,
İğnesi,
Ebesi?
Dile kolay söylemesi.
On birinciyi bir başına doğurmaya yetti
İnci’nin büyük tecrübesi...

Değerli üstadım çok harika bir anlatımdı emeğinize sağlık. Maşallah demek lazım bu kadar çokuc yapabilen birisine sağgı ve selamlar.

Süleyman abi,kısa metraj film gibiydi,kutlarım.
Saygılarımla..........

kısa bi roman gibi... çok güzeldi.

:) Sevgilerimle Sayın Yazarım.

üstadım tabiri caizse tüylerim diken diken
oldu okurken hikaye gibi şiirirnizi
ve geçmişte çok güzel bir anı yaşattı bana
yüreğinize sağlık.saygımla.

O kadar nefis bir şekilde anlatılmış ki anadolunun masum ve mazlum kadınının çilesi.
Er'ine bir erkek evlat verebilme uğruna ölümü bile göze alabilen bir kadın,
Müthiş bir aksiyon filmi izler gibi heyecana kapıldım şiiri okurken usta kalem.
kutlarım değerli eserinizi.

Yıl kırk dokuz ya da kırk sekiz!
Fark etmez, önemi yok üç beş yılın.
Geniş zaman konuşulur orada.
Neresi mi?
Deşelim öyküyü;
Murat’a bir sigara içimlik,
Tutak’a bir saatlik
Yürüyüşte...
Hiç baharsız,
Karapapak Türk köyü.
Ohan...
...
Tutturdu birisi sıkıldım diye.
Tecrübeli İnci durumu sezdi.
Hazırlandı.
Hazırlığın hepsi;
Tandır içinde ibrik,
Kenarında bir leğen, bir kandil, bir bıçak,
Ve temizinden iki karış bezdi…

Karakışta olmaz nahır,
Bu yüzden hep doludur ahır.
Girdi içeri, çekti sarı ineği beri
Temizledi boşalan yeri.

Gecenin ikinci yarısı,
Geldi sancısı.
Tedariğini aldı
Ahıra daldı.
Sağında kısrak, solunda davar gübresi.
Sırtında bir ineğin sıcak nefesi.
Ve duvarda,
Tüneyen tavuğun gölgesi.
İnci;
Kırk ikisinde kara kuru inatçı,
Kuvvetli güçlü,
Endiri yok kimseye.
Bir çocuk daha vermek için Budak’ına
Kenetledi dişini dudağına.
Bedeninde acı! Tık yok!
Karnında sancı! Gık yok!
Hani bunun ninesi,
Hastanesi,
Sedyesi,
İğnesi,
Ebesi?
Dile kolay söylemesi.
On birinciyi bir başına doğurmaya yetti
İnci’nin büyük tecrübesi...

Kesip, bağladı göbeği,
Yıkayıp, kundakladı bebeği.
Zemherinin bu saatinde
Köy evinde uyur tandır.
Ve bu yüzden ahır
En sıcak yerdir.

Geldi durdu tandır başında.
Bebek bağırırken bas bas
Uyandı Elmas!
Esmer güzeli,
Henüz on yedi yaşında.
Ve geldi gecenin sorusu;
-Ana! Kız mı oğlan mı?
-Oğlan.
Tam bağıracakken kapattı ağzını İnci;
-Sus uyusun baban, ne kaldı sabaha az daha dayan!
Soktu yüreğine yüzündeki sevinci,
Yatağına uzanırken İnci,
Elmas kalktı
Tandırı yaktı.
...
Ve sabah Budak aldı muştuyu Elmas’ tan;
-Baba bir oğlan!
Dedi;
-Rüyamda büyük dedemi gördüm,
Adı Süleyman.





Süleyman Karaman (vega4)

Öyle fedakar anadolu kadınları nerede şimdi, banada maziyi hatırlattın üstat kadınlar osmanlı kadınıydı, erkekler tam anadolu eriydi.Hey gidi hey günler nerede kaldı o eskiler, değerli şairi kutluyorum.Puanım tam.Yunus diyarından selamlar.

çok anlamlı ve içten yüreğine sağlık saygımla

o kadar güzel şiiriniz yazan kaleminiz daim olsun
tandır olsada sıcak lavaş birde tereyağ ne güzel olurdu SAYGILARIMLA

Şiirnizi okurken binlerce sayfalık çilenin romamını okudum adeta.Dayanıklılığı,vefayı,cefayı gördüm kadınlarımızın yaşadığını gördüm,kısacası oradaki hayatı gördüm ve etkilenmemin en büyük nedeni,duygularımın depreşmesi yanında,aynı yörede aynı şartlarda dünyaya gelişimi gördüm.Kutlarım dostum,yüreğinize,kaleminize sağlık.

Şiiri okuyunca işte vefakar kadınlarımız, eli öpülesi, çok anlamlı ve içten bir yürek sesi, usta kaleminiz daim olsun, kutlarım hocam çokça şiirdi...


UMUT ve DOSTCA

çok güzel anlatımdı ve ben o kadınların önünde eğiliyorum ya şimdi
off ya dedim onlarda kadındı onlarda insandı yalnız doğum nasıl yapılırdı
yok rabbimin o kullara verdiği en güzel hediye ar varmış utanmak varmış saygı varmış
oyyy şimdi hangisi nerde ve doğumlarda zor artık
saygılarımlasınız herdaim

şairim sizi gönülden tebrik ederim şiiriniz(hikayeniz)öyle akıcı öyle güzeldi ki süper olmş rebrik eder daha güzel şiirler yazmanız dileğiyle...

Hay Allah!.. Ne analar, ne babalar var dedim... Öylece kalakaldım sayfada... Hani benim de kayınvalidem eşimi tarlada çapa yaparken doğurmuş, göbeğini kesmiş. Önlüğüne kundaklamış, çapa yapmaya devam etmiş.. Sonra da kucağında bebesiyle, evin yolunu tutmuş.. Anadolunun vefakar ve cefakar kadınlar.. Ah o demler, nerdeler?...

Çok takdirlerimle efendim...

gerçek bir hikaye okudum sanki bu akıcı kalemden.

şiirle kalın üstadım.
sevgilerr...

Zamanın imkansızlıkları içinde ve zor şartlarda dünyaya gelse de,
İyi ki doğmuş Süleyman. Ve O süleyman'ı iyi ki tanımışım.

Şiire söyleyecek bir sözüm yok,yaşanmışlıklar anlatılınca bir başka oluyor.

Elinize sağlık,selam ve saygılarımı sunarım.

Kıymetli şair, akıcı anlatımı olan kuvvetli dizelere imza atmışsınız,öncelikle tebrik ederim.Şiir yazma hususunda ışığınızı takip ediyorum efendim.Nice şiirlere...

Her daim hürmetlerimle.

bir şiir bu kadar güzel yazılabilir bu hayat hikayelerinı bilen biriyım muhteşemdi

şiir bitmesini inan istemedim bir yudum su gibiydi canı gönülden alkışladım selamlarımla

Kesip, bağladı göbeği,
Yıkayıp, kundakladı bebeği.
Zemherinin bu saatinde
Köy evinde uyur tandır.
Ve bu yüzden ahır
En sıcak yerdir.

Geldi durdu tandır başında.
Bebek bağırırken bas bas
Uyandı Elmas!
Esmer güzeli,
Henüz on yedi yaşında.
Ve geldi gecenin sorusu;
-Ana! Kız mı oğlan mı?
-Oğlan.
Tam bağıracakken kapattı ağzını İnci;
-Sus uyusun baban, ne kaldı sabaha az daha dayan!
Soktu yüreğine yüzündeki sevinci,
Yatağına uzanırken İnci,
Elmas kalktı
Tandırı yaktı,
...
Ve sabah Budak aldı muştuyu Elmas’ tan
-Baba bir oğlan!
Dedi;
-Rüyamda büyük dedemi gördüm,
Adı Süleyman.


Hocam bir canlıyı dünyaya getirmeyi o koşullarda içerisinde ne güzel yazmışsınız kaleminize sağlık .
Bu olayları hep yaşayarak büyüdük şiiriniz benim veya çevremin parçası yüreğimi aldın götürdün
Doğduğum köyü hatırladım.Küçükken Tutak'ın bir köyüne ziyarete gitmiştik oraları hatırlattın.
Ve yazayım ki gözlerim yaşlandı.Selamlar

Geçmişe şöyle bir yolculuk yaptırdı güzel şiiriniz saygın kalemi kutluyorum .. saygılarımla hocam

yaşattı eser. zeynep kamil öyküsü ....şiirin başlığı bile kafi anıları canlandırmaya.ayrıca sanırım bu dünyaya gelen bebek sizsiniz vede şiir güne düşmüşse doğum gününüz olmalı yanılıyormuyum bilmem
kutladım eseri
selamlar

sayfaya çivilendim kaldım usta yaşattın o anı..... saygılar

Bende az endir değilimdir ama utandım kendimden...
İyi ki davet ettinde dost bu güzellikten nasiplendim.
Harikaydı.
Muhteşemdi.
Bu dizelerin sahibinin dostu olduğum için gururluyum.
Kutlarım İNCİ,li dizeleri.

Şiirinizi okuyunca dördüncü çocuğunu hem de Ankara'nın göbeğinde hastaneye gitmeden kendi başına doğuran halamın
kızını hatırladım. Artık dördüncü çocuk ya, hamile olduğunu bile herkesten gizledi.

Köydeki, yoksunlukları anlatmışsınız, adı Süleyman olduğuna göre o doğan bebek sizsiniz..
tebrikler,öykümsü bir şiirdi,

selâm ve saygılar..

Süleyman bey,
iyi geceler.
Siirinizi dikatli bir gözle okumaya calistim, siirde ki, Süleyman herhalde sizsiniz.

Güzel bir anlatim.
Nazim Hikmet Ran`in uzun yazdigi, siirlerini, hatirladim.
Yüreginize saglik, selamlarimla, esenlikler dilerim...

Ağrının en ufak fakat murat nehrinden dolayı sulak şirin bir ilçe tutak,nüfus yoğunluğu karapapak(Terekeme) ve cana yakın insanlar... Üstadım bırakın 48-49 hala köylerde şiiriniz yaşanmakta günümüzde ..gece ve uzak sağlık oçağı kim geleçek, köy
ebeleri (Yaşlı nineler) varken, Ne güzel dillendirmişsiniz bir yaşam öyküsünü üstadım..
Yüreğinize kaleminize sağlık kutluyorum..
saygılar

Saygılar diliyorum hocam yüreğinize sağlık esenkalın

mükemmel şiir düşmüş sayfaya
yüregine saglık usta kalem saygılar.

Ve sabah Budak aldı muştuyu Elmas’ tan
-Baba bir oğlan!
Dedi;
-Rüyamda büyük dedemi gördüm,
Adı Süleyman.

ne güzeldi geçmişin yaşam ve duyguları saygı sevgi ve hürmet içinde dost şiir mi muhteşemdi be dost bravo doğrusu kutlar sevgiler sunarım hoş gelesin...yine duygulandım işte...

AZAP tarafından 4/10/2012 12:07:14 AM zamanında düzenlenmiştir.