1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
875
Okunma
…/ bir anda sevmiştim seni,
bir ölünün, yaşama tutunmaya çalışması gibiydi…/
bir anda sevmiştim seni,
fatih’in istanbul’u sevdiği gibi
istanbul’un boğazına bağlandığı gibi
bir anda,
boğazdan geçen bir gemi gibi sevmiştim seni…
toprakta ki o yağmur kokusu anında sevmiştim seni,
yağmurun temizliğinde,
o temizliğin içinde ki ben de sevmiştim seni…
gökten düşen 3 cemre gibi düşmüştün
önce saçlarıma, ellerime
sonra yüreğime…
kışın bittiğine sevinen evsizler gibi sevmiştim seni…
bir anda sevmiştim seni,
doktor’un verdiği, müjdeli haber gibi
anne karnında ki bir bebek gibi,
bir mültecinin gidemediği memleketi gibi,
sevmiştim seni…
intihara meyilli bir gencin, haplarla göz göze geldiği an gibi
gözlerimizin birbirine değdiği o ışık hızında sevmiştim seni
senden önce hiç yaşamamış
senden sonra yaşamayacakmışım gibi
gecenin ortasında sessizliği bozan ezan sesi gibi
geceyi, sabaha doğuran kuş sesleri gibi sevmiştim seni…
bu şehirde sevmiştim,
denizinin gri olduğu,
karla karışık sen yağdığın,
yaprakların, yüzüm gibi solgun olduğu zamanda sevmiştim seni
soğuğun üstümüze yağdığı,
boynumuzu kollardan çok, şallarla örttüğümüz
bedenleri kat kat örten giysilerin ağırlığında sevmiştim seni
majezik gibi sevmiştim seni…
en ağrıyan yanıma
kendi yarana! derman olduğun için
zehrine panzehir,
öldürdüğün kadar yaşattığın için
nefesime oksijen
oksijenime molekül olduğun için,
bir annenin bebeğini sevdiği gibi sevmiştim seni!…
ben seni,
yaşam ile ölüm arasında ki
o, anlık zaman diliminde sevmiştim
ve sen,
dinen hakkını değil!
manen hayatını,
helal et sevgilim…
emre kınay
15.04.’12…16.36
5.0
100% (1)