5
Yorum
1
Beğeni
4,3
Puan
2263
Okunma

tarihi kayıp bir kentin son sığınağında
bomboş sözler düşürdüm sessiz akan suya
yuvasını bozdum bir kırlangıcın kızıl akşamın sarkacında
gölgenin gölgeme vurduğu sokaklardayım yine
içimde sulamadan açan koca akasya
anımsadım, ilk sen bozmuştun yuvayı illegal bir geceden sabaha
ah sen, çağırmadan gelen yağmur kuşu
bazen büyük bir çölsün, bazen derin kara bir su
bıçaksırtı özlemlerin garip tortusu
o bildiğin tepede küçük bir odaya sığmıştı hayat
senden başka her ses hariçten gazeldi
yüzünden yere düşen kocaman bir eylül’dü
sığındığın her yürek talandı bilmelerden habersiz
gittiğin her yol sarı göç rengi
bozdum, katladım cebime koydum evimi
sol yanımda kopan bu gürültü sesim değil
unuttum sesimi yanmış bir gecenin dilinde
şafakla yaktım saçlarımı baharın son gününde
Nevin Koçoğlu
5.0
67% (2)
3.0
33% (1)