13
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1899
Okunma

Sağanaklar altında
Yere düşer damlalar
Yüreği yakar ateş
-Yayılır gözlerime acı ve nemli bakış-
Hızla eser fırtına saçımda titrer teller
Gözüme gelip giden sevdiğimin uçuşan etekleri
Çocukluktan çıkmamış beden; akıl ilerde
Bir damla düşüverir hayalimin üstüne
Bulanık su içinde kaybolan balık gibi
Kaçarım çığlıklarla
Üç vakit çok mu erken
Menzili henüz belirsiz bir yolculuğun başında
Yıkık dökük bir handa tek kalmış konuk gibi
Zihnimde binbir türlü gölgeler oynaşmakta
Şimşekler çakar, hava karanlık, mekân ünkütücü
Parmak uçlarında sessizce yürüyerek
Çürük ahşap kapıyı
Açarım çığlıklarla
Etrafı sur çevrili yüksek yüksek burçlar var
Eski, tenha bir kale içinde yıkık handa
Soğuk yel esiyorken sağanaklar altında
Sırılsıklam olmuşum sırılsıklam ben terden
Adeta tıkılmışım kalmışım bir külhanda
Başımdan tırnağıma her yanımdan kor ateş
Saçarım çığlıklarla
Ve belirsiz bir rüya görmeye başlıyorum
Yine kapkara bir gök
Ateşten kamçılar var bulutlar arasında
Sıkışıp da kalmışım gecekuşu benzeri
Emin bir sığınağı bulmak için sesimle
Uçarım çığlıklarla
Üç vakite bir damla yağmur düşmüş gönlüme
Bir mahkûm coğrafyada yüz yıllık duvarların
Nemli gölgelerinde sallanan yağlı ipte
Gölgem benden ilerde
Göçerim çığlıklarla
Ve bir başka diyarda çapraz ateş altında
Delik, deşik bir halde yerlerde sürünerek
Zorlu bir imtihandan
Geçerim çığlıklarla
Güneri Yıldız (Elazığ, 11.05.2012)
5.0
100% (21)