18
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1986
Okunma

safran sarı ışıklar altında zor belâ
alın yazıma dek uzamış aşkın
cımbızla düzelteceğin kaşıyım şimdi
titreyecek ellerin. alnım korkacak
kanma sen onun öyle
canı yanmaz sesi çıkmaz
kasılıp duracağına
kolay kolay kırıştırmam ki onu
aşkla yazıyı karıştırmam ki
yarıştırmam ki seni bir başka kârla
çabuk ol!
ne eksik ne de fazla...
narince. yaralamadan. usul usul al
giderken aceleden heybende unuttuğun
masum öpücüğü çıkar kondur oraya
ki al gelincik tarlasına
gayrı kavuşsun şu bor başım
saçlarım siyahlıktan bitap
bari tek perçemi kızıl olup gülüşsün
bilmedin. anlamadın. yollandın.
oysa gittiğin o çok sevimsiz vakit
yasın iki kaşının tam ortasında
irini boşalmamış bir çıbanın başıydım
narince. ovalamadan. yavaş yavaş sal
diline doladığın ölüm türküleri var ya
sen onları fısıldarken ben ezber yaptım
sen dağda. sen darda. sen düşman mermilerinin
çok soğuk. çok gri. o çok kavi ucunda
ben burda. göz yolda. ses yok. ya seda?
bilmedin. diyemedim. der miydim
derd’im... kocamandı yâr...
beklemek dedikleri urgan boynumda
ölüp gitmiş anamın umut aşıydım
serince. kovalanmadan. savaş savaş. gel
JD