14
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
1765
Okunma

’’Seni tam da "Gözlerimi sana ilikliyorum bakışmalar kördüğüm…" cümlesinin devrikliğinde sevdim.
Öznesiydin acılarımın gizli mi(?) hayır aksine apaçıktı eylemlerin.
Şimdilerde imla kurallarıyla ilişkimi tekrar gözden geçiriyorum.
Çünkü bu fiili meçhul günlerde hatıranın yanına varıp da iki satır dertleşemiyorum!’’
dilimde ağır bir istemsizlik
duymak istemiyorum bugün, anlamak; uçurumları
duyurmak ya da kendimi göğe
aklımda bir şey yok fazlasıyla yerinde
ne sağırlık aslında ne hafıza kaybı
tekleyen bir motor gibi
içini açmadan yalandır hani her şey
yürürsün enkazın iskelet haliyle bile
işte canın ciğerin dediğin yarı yolda bırakana dek
kılık kıyafet nasıl kifayet örtmezse
aşklıktan da ölmez ceset!
her yanım devşirme şaşkınlığında
göğsümde sarılı bir cevşen
kızıyorum sövmeyi terk ettiğimde
ki; ortopedik bir dil bıraktın ardında diye
adına fondip uçuşan kelebekler
bak yine geçtim belkilerin son sapağını
hiç farketmeden
üşüyor işte haziran
o metazori kumpasın zemherisinde
aysızlıktan tökezler geceler
ayrılıktandır denir hani
papağanlar bile kekelerse
bir şiiri daha ezdim geçtim az önce
koyu karanlık diş izleriyle
ağzımda ufalandıkça mihrabın
yırtılıyor birer bire papatyalar
hiçbir şey söylemiyor acıyan yanım
her şeyi ezberledim zannetsem de
tersine çığlanıyor rüyâlar
ben yine eziliyorum nedense
bu ara tek kazancım olabildiğince zarar!
dudakların hâlâ ıslak pul
unutmak azgın gübre
azle şehadet parmaklar gibi
daha da çıldırıyor dualar çiğnendikçe
s e n.. b i r.. g ü n a h olsan bile
vardan yok etmek, kula mahsus değil işte!
...
..
.
ToprağınSesi
.
5.0
100% (28)