Alçak ruhlu olanlar para arar, yüksek ruhlu olanlar ise saadet arar. ostrovski
atillacan
atillacan

NASTENKA 1

Yorum

NASTENKA 1

( 2 kişi )

2

Yorum

2

Beğeni

5,0

Puan

1186

Okunma

NASTENKA 1

Ne de güzel başlamıştı yolculuğumuz

Nastenka
Sana sarışın,

Mavi Rus dilberi diyordu

Bütün ajans bültenleri.
Oysa ben seni Petersburg’ un

Nehri ayıran

Korkuluklarında keşfetmiştim.
Korku dolu gözlerle
Sense,

Gözlerinle

Yaş dokuyordun,

Ayrılık kokuyordun
Aniden bastıran yağmurun,

Buğulu sisleri ardında
Senin

Bir hayal gibi silinip,

Süpürüleceğinden korkuyordum
Nastenka!
Haritaların dışarı taşan,

Yırtık kısmında
Hücrelerin

Bütün kodlarını değiştiriverip,
Nataşalaşıyordun
Sarışın,

Mavi gözlüm
Nastenkam!
Ruhunun bedenime,

Bedeninin ruhuma sızdığı
En yarık,

En yanık halim.
Artık

Gülücüklerin de merhem tutmuyor

Nastenka.





Yarıklarımda

Yeniden bir diriliş çığlığı yarat
Hücre hücre çoğalt kendini
Çığ gibi,
Sara sara,
Dona dona,
Dolana dolana...




Bohçanı omzuna asmış
Beni de kaçır diye yalvarıyordun ülkene
Oysa bilmiyordun Nastenka’m

Benim de senin gibi
Yıkık,

Viran ülkelerimin olduğunu.




Nehri ayıran köprünün korkuluklarında başladı

Senle yolculuğumuz.
Nehir,

Durmadan

Aktığı yöne insan taşıyordu
Bizse

Farklı yönlere bakıyorduk.
Ayaklarımızın altında çiğnediğimiz köprü
Umutlu

Umutsuz

İnsanları buluşturuyordu,
Bizse

Umutlarımızın bile farkında değildik.




Nehri ayıran köprünün korkuluklarında
Kıtalar arası köprümüzün harcını atmaya başladık.
Durmadan ağlıyor,

Sevginin harcını suluyordun
Nereden bilebilirdim ki?
Bu denli vefalı olabileceğini
İlk harcı sen atmıştın
Boylu boyunca utandırmıştın

Oysa beni
Artık anamdan,

Ninemden dinlediğim
Şârka ait

Ne kadar masal varsa
Erkeği büyüten
Hepsini ama hepsini,
Kendimle yırtıp atacağım Nastenka!




Sular durmadan akıyor,
Sen durmadan susuyordun
Hıçkırık oluyordu susuşun,
Nehrin hırçın,

Köpüklü sularında.
Nehrin kapakları açılmışçasına

Coşuyor,

Coşuyordun.
Veyahut da

Bu soğuk kış gününde
Tabiatın dengesi bozulmuş,

Senin benim gibi
Bütün karlarını eritiyordun.
Ne yalan söyleyeyim Nastenka,
Ben de karlarımı erittim.





Sonra

Yangın yerinden kaçarcasına

Yürüyordun Nastenka.
Doğru,

Haklısın güzel kız!
Ben de ömrümde

Hiç bu denli yangın görmemiştim.
İyi güzel de,

Sana ne oluyordu?
Benim alevlerim taşıyor olamazdı.
Kendi alevlerinden miydi kaçışın?
Kaç güzel kız kaç!
Dibine çivi çakacak değiliz ya dünyamızın,
Koordinatlarını saya saya

Peşine düşeceğim Nastenka.




Bekliyordun,

Evet bekliyordun
Henüz on yedisindeydin ama;
On altısında sevmeye başlamıştın.
Sarışın,

Mavi gözlü Nastenka’m
Sonra,

Umut taşıyan köprüde
Hızlı adımlarına

Akort vermeye çalışıyordum
Yüreğimin çeperlerinde
Peşin sıra

Aynı okyanusa sürükleniyordum,
İçinde

Bütün canlıları barındıran.

Sonsuzluğu andıran gözlerinde

Gemilerimi batırdım
Masmavi bir sonsuzluktun
Oysa bana bu yüzmeler

Hiç öğretilmemişti
Ben derede kulaç atmıştım hayata
Sense okyanusların asi kızıydın...
Benim sularım

Her mevsim kirli bulanık akardı,
Seninse,

Mevsimini değiştirirdi kıtaların.




Ansızın sağanak yağmaya başladı
Şaşkınlığımla beraber
Soğuk mevsimlerin kızıydın
Terini hiç mi hiç ısıtmamıştın.
Bense anamdan emmiştim dört mevsimi.
Hüzün dolaşırdı,

Göz yaşlarınla
Yüzünün deltasında.
Okyanusunun en derininde

Volkanlar patlıyordu,
Soğuk mevsimlere inat.

Bana hikayeni anlatmaya başladın

Çok sonraları
Hiç kimseninkine benzemeyen
Hani sen çocuktun,

Ninen vardı,
Âmâ,

Kulakları zor duyan
Ne yapsın ninen?
Çengelli iğneyle

Seni kendine bağlıyordu.
İnan hiç kızmıyorum ninene
Ben de

Çengelli mi bilmem ama;
Sana

İyiden iyiye bağlandım



Bulutlara karışıyordun;

Suya,

Toprağa,
En kötüsü de

Kanıma...
Ben kulaç atıyordum

Mavi gözlerinde,
Sense,

Yağmurlarını damıtıyordun

Kirpiklerinden,
Dalgalarımı büyüterek.
Med-cezirdi varlığın,

Yokluğun
Vardın,

Yoktun,
Bir vardın,

Bir yoktun


Ne kadar da birbirimize benziyorduk,
Seni de ihtilaller emzirmişti.
Devrim devrim büyüyorduk,
Cellatlarımıza inat.



Sokağa fırlıyordum aniden
Nehrin suları mı taşmıştı ne
Ipıslaktım.
Canhıraş,

Telaş içindeydim.
İnsanlar vardı,

Sana benzeyen,
Sarışın,

Mavi gözlü insanlar.
Güneşin sarısını,

Denizin mavisini

Taşımayan
Benziyordu kulakları,

Burunları,
Aynı elma gibi
Biri tatlı,

Biri tatsız elma...
Kızma ama Nastenka
Bakarak

Elma da seçilmiyor ki
Dişlerine geçirmeli,

Dişlerine
Sonra

Tatlı tatlı,

Hayaller kurmalı
Sana,

Bana;

Çocuklarımıza dair
İliklerin boşalmalı,

İliklerin...



Hiç bitmeyen bir hikayen vardı
Ardı sıra

Geceler süren
Ne yalan söyleyeyim
Konuştukça sen,
Nehrin suları
Çakıl,
Yosun,
Sürüklüyordu.
Konuştukça sen
Böğrümdeki çakılları,
Beynimdeki yosunları
Sürüyordum.
Nehir oluyordum,
Deniz oluyordum
En sonunda da okyanus
Bütün kıtaları,
Limanları,
Sen soluyordum ,
Senle soluyordum.
Nehir durmadan akıyordu

Grigory Rasputin’imiz vardı
1916’sında çarın zehirlettiği,
Kurşuna dizdiği;
Yine de öldüremediği,
En sonunda da
Ellerini bağlatıp arkadan
Tıpkı ihaneti gibi
Nehrin buz kesen sularında

Akan bir mezara dönüştürdüğü,
Grigory Rasputin’imiz.
O günden beridir
Bu nehir,
Anıt bir mezardır.
Akan,

Yerinde durmayan...

Şu yerküredeki çanakları görüyor musun

Nastenka?
Biri gökyüzünde
Biri de
Denizin dibinde
Yooo.... Yooo.......
Boşuna bakma
Gözlerime
Onları

Henüz senle

Doldurmadım.
Derinlere in
Tıpkı
Derinlerime
Biliyorum,

Duyguların bakir değil
Manastırda yaşadığını da

İddia etmiyorum



Alışmışsın

Bulutların
Beleş sevdaların
O seni aldatan
Sahte huzurlarına
Gel sana

Bizim oraların öykülerini anlatayım
Sana benzeyen;
Kırılgan,
Nazlı öykülerini...
Seccademsin
Anadolum gibi
Ana dolu…
Analık dolu…
Gözlerin Marmara...
Saçların Karadeniz
Boylu boyunca uzanır
Kır düşenleri de
Doğu Anadolu,
Saçının en tepesinde...
Marmara’ya uzanan kanyonlar,
Menderesler çizerek
Hüznü,

Gözyaşlarını akıtır Ege’ye
Nehirde biriktirdiğin
Hüznü,
Gözyaşlarını.

En çok da

Güney Doğuma benziyorsun
Çorak
El değmemiş
Yetim
Ellerde büyüyen

Erciyes kadar
Yılın on iki ayı
Kaygandır zeminin

Akdeniz
Ak olan o deniz,
Memleketimin gün âhlarıyla
Dolup taşmış,
Dalgaları bile ses vermez olmuştur.


Paylaş:
2 Beğeni
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (2)

5.0

100% (2)

Nastenka 1 Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Nastenka 1 şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
NASTENKA 1 şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Necla Kezban Turan
Necla Kezban Turan, @kezbanturan
25.4.2012 11:48:41
çok güzel...
Angie
Angie, @semaenci
25.4.2012 10:13:54
5 puan verdi


Oldukça güzeldi.

Paylaş
ŞİİR KÜNYE
Tarih:
25.4.2012 08:36:54
Beğeni:
2
Okunma:
1186
Yorum:
2
Web Zaman Damgası
BEĞENENLER
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL