Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
serkan deniz kurt
serkan deniz kurt

korkak martı

Yorum

korkak martı

0

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

829

Okunma

korkak martı

O sabah çok erken uyandım, kahvaltımı ayak üstü edip, sırt çantamı kaskımı alıp dışarı çıktım. İstanbul da arabayla bir yere gitmek güzel bir günün içine edebilirdi! Haftada bir kaç kere bine bildiğim motorumu çalıştırdım kalp atışlarım şimdiden hızlanmıştı, bir süre motorun sesini dinledim. Klasik bir şarkı gibiydi.
Kaskımın içinde hafif bir melodi geliyordu ’Ezginin günlüğü Martı ’ çalıyordu. Motor kullanmak beden olarak yorsa da ruhen dinlendiriyordu beni. İki saatlik yolun son yarım saatinde heyecanlanmaya, korkmaya başlamıştım. Korkuyordum çünkü; yükseklik korkum vardı. O yamacın ucundan kendimi boşluğa bıraktığım o ilk sahne ne kadar güzel görünse de, beni korkutuyordu. Bu korkuya rağmen bunu zevkle yapacaktım.
O yokuşu tırmanmaya başlamıştım, yanımdan eşli grup halinde otomobiller, motosikletler geçiyordu. Bu uzun yolun ardından nihayet o yamaca gelmiştim, kalabalıktı. İçimde çocuksu bir sevinç vardı. İlk ata bindiğim an geldi aklıma sevişirken her iki kişininde orgazm olması gibi bir zevkti bu. Hazırlıklar ve sıramın gelmesi bir buçuk saati bulmuştu. Beklemekten nefret ediyordum.
Ve cılız adımlarla koşmaya başladık dizlerim titriyordu, aslında tüm vücudum titriyordu. Kendimi kontrol edemiyordum, yükseklik korkuma rağmen atladık. Gökyüzünde süzülmeye başlamıştık. Kendimi çıplak hissediyordum, rüzgarın yüzüme vurması ve kulaklarımda ki o uğuldama. Güneşe dayanamayan yeşil gözlerim kısılmıştı ve yaşlar akıyordu. Gökyüzünde süzülürken aklıma bir sürü güzel şey geliyor ve nedense yere indiğimde hepsi üzerimden uçup gidiyordu. Gökyüzünden aşağıya bakmak insanı daha da çok korkutuyordu.
Sekiz ya da dokuz yaşındayken bahçemizde bulunan tek katlı kullanılmayan piriketten örülme bir kulübe vardı. Ağaçtan pekte kullanılmadığı için sağlam olmayan birde merdiveni. Arkadaşlarımın oyunundan sıkıldığımda yada birine küstüğüm de ’en çokta anneme küserdim’ o sağlam olmayan merdivenden düz zemine çıkıp külebenin tam ortasına sırt üstü yatar, gökyüzünü seyrederdim. Biraz kenarda dursam düşeceğimden korkardım. Yaşımdan büyük düşler kurar kendime bir dünya oluştururdum. Bu benim en çok keyif aldığım oyundu. Hatta tel ve makaradan yapma arabamdan bile çok seviyordum düşlerimi. Annemin sesiyle daldığım düşlerden uyanırdım ve hiç gitmek istemezdim. Çok sonra büyüdüm, ama o korkuyu hala üzerimde taşıyordum.
Korktuğum için motorla sürat yapıyordum.
Korktuğum için yamaç paraşütü yapıyordum.
Korktuğum için aşık oluyordum sonunu bile bile.
Ben korkularıyla beslenen, hala çocukluk düşleriyle yaşayan küçük bir adamım ...

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Korkak martı Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Korkak martı şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
korkak martı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL