Para, gübre gibi etrafa yayılmazsa işe yaramaz. baco
Necla Kezban Turan
Necla Kezban Turan

kavuşturun beni çocuk küsmelere

Yorum

kavuşturun beni çocuk küsmelere

( 39 kişi )

18

Yorum

29

Beğeni

5,0

Puan

2300

Okunma

Okuduğunuz şiir 24.3.2012 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
kavuşturun beni çocuk küsmelere

kavuşturun beni çocuk küsmelere






inan sayılmıyor maskeler
insan bir kere düşünce
duvarları yalayan doy aynasında küçük
büyük oyunlar






günahı sevabı
uyumasın diye okşamaktı kirpiği
göz kafesini tuttuğu gibi
yatağın taş ucundan çınar elleri
ay’ın baş ucuna ağlaya ağlaya dikti


hatırladım
saçı portakal kokmuştu o gün
yüzünde yıldızdan devşirme çilleri
susmuştu tam sevimlik çağında
sandığında kuruttu bir tutam riya kendini


kime sığındı arsız rüzgarda
oysa ulu değildi dağlar rüyalar kadar
şiire satır başı yapardı tatlı dilleri
zaman cadde boyu aramaktı
iskarpin tozuna belenip giden öyküleri


arınmalı belki çamurdan yunmalı şimdi
sökmeli dünyanın ruhsuz kanadını
öpmeli maviyi denizin üstünde
dönüyor yurduna göç eden
uzağı emziren mutlu kadınlar güneşi
.

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (39)

5.0

100% (39)

Kavuşturun beni çocuk küsmelere Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Kavuşturun beni çocuk küsmelere şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
kavuşturun beni çocuk küsmelere şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
_Günce_
_Günce_, @gunce2
20.6.2015 22:12:31
5 puan verdi
kutlarım
Çağlar ABDAL
Çağlar ABDAL, @caglarabdal
20.6.2015 11:46:27
5 puan verdi
Güne yakışan bu güzel eseri ve onun sahibi sevgili ustamı kutluyorum.
Keyif aldım, emeğinize yüreğinize sağlık.
Sevgi, saygı ve selamlarımla.
Hoşça kalın…
Ahmet Zeytinci
Ahmet Zeytinci, @ahmetzeytinci
20.6.2015 11:40:20
5 puan verdi
Kezban Turan şiir adına çok güzellikler sunuyor biz okurlara ve onu takip edenlere ''Kavuşturun beni çocuk küsmelere.'' ne kadar da masum o çocukluğun berrak denizi ve saflığı. Tebrikler değerli kalem içtenlikle...
Etkili Yorum
Mehmet Binboğa (KuvvA)
Mehmet Binboğa (KuvvA), @mehmet-binboga-kuvva
20.6.2015 03:27:48
5 puan verdi
Kezban şairin içli, yanık bir sesi var; en cıvıltılı şiirlerinde bile perde
arkasında, bir yerlerde, insanın burun direğini sızlatan öyküler hissedilir...Yenikler, yitikler, mağluplar, mahzunlar vardır Nella'nın şiirlerinde.İnce naif bir hüzün işte, kırlangıçların İbrahim'in ateşine su taşıdıkları gibi, Kezban Hanımefendi de dizeleriyle bu katliamlara, bu ateşe dikkat çekiyor.Şair,bunu yaparken de hiçbir zaman sıradanlığa düşmüyor, aksine gün günü olgunlaştırıyor şiirini...
Kezban şair zaman zaman sözcüklere ters parendeler attırır Enis Batur gibi; bilinçli yapar bunu, kimi okur bunun klavye hatası olduğunu düşünebilir; ama onu izleyenler için bu, hoş bir gülümsemeyle yankı bulur dudak kıvrımlarında...
Şimdi şiirin bütününe bakıldığında:

Henüz başlıkta bir üst dil arayışı hissediliyor:"kavuşturun beni çocuk küsmelere" Aslı, "çocukların küsmeleri" şeklinde bir belirtili ad tamlaması ya da "çocukça küsmeler" şeklinde bir sıfat tamlaması olması gereken sözcük öbeği,şairin dilinde eklerinden arınınca "çocuk küsmeler" biçiminde özgün bir söyleme dönüşüyor.

Birinci bentte:

"inan sayılmıyor maskeler
insan bir kere düşünce
duvarları yalayan doy aynasında küçük
büyük oyunlar"

Şair ilk bentte dokuz adet"n",yedi adet "y", altı adet "r" ve beş adet de"l" akıcı ünsüzlerini kullanarak muazzam bir aliterasyon sağlamış.
İçerik açısından da çok kapalı değil bent:Hikâyeyi gayet usulüne uygun başlatıyor; şair önce koyu veriyor ilk dizelerde; demek ki düz yazıda kullanılan kimi teknikler, şiirde de pek âlâ kullanılabiliyormuş.Tema "haksızlıklar + alt temalar: "düşenin dostu olmaz" savı, iki yüzlülük ve kumpaslar.Şair ilk bende çeşni katmak için alışıldık söylem olan "boy aynası" söz öbeğini dilin genel kullanımından şair özeline yani "söz"ün sınırları içine çekerek "doy aynası"şekline dönüştürüyor.Birden Sousseure'un dil-söz ayrımı yürürlüğe giriyor:
Ne diyordu Fransız dil kuramcısı Sousseure:"Bir söylem ilk söylendiğinde söz'ün kapsama alanındadır, yani özgündür, bakirdir; ne vakit bu metafor, imge, istiare ya da bilimum söz sanatlarına sarınmış bu söylem dile yerleşir, geniş kitlelerce kullanılmaya başlar; o vakit söz bekaretini yitirir, halka mal olur, elbette sözün o ilk söylenildiğindeki gizemi kalmaz...O söylem hangi bağlamda olursa olsun artık dile aittir.Yeni Türk Edebiyatı Hocamız Rahmetli Prof.Dr.Şerif Aktaş Hoca'nın bu konuyla ilgili meşhur örneği de şuydu:
"Bizde 'bebek' sözcüğü ilk zamanlar sadece emzikli çocuklar için kullanılan , temel anlamından sıyrılmamış bir sözcük iken, kırklı, ellili yıllarda ülkemizde Amerikan filmlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte bir Anglo-Sakson esprisi olan ve güzel kızlar için laf atma şeklinde tezahür eden "baby"(Beybi: bebek) kelimesi, Cahit Kulebi'nin, biraz da çevirinin ihsan-ı lütfuyla, "Hikâye" adlı şiirinde İngilizcedeki erotik anlamıyla ilk kez kullanılır.Bu sözcük biliniyordu gerçi, ama ilk kez kusursuz,erotik, sağlıklı, dişil,hatta mümkünse sarışın bayanlare etiket anlamında kullanıldı.Dolayısıyla şiir patlar:

HİKÂYE

Senin dudakların pembe
Ellerin beyaz,
Al tut ellerimi bebek
Tut biraz!

Benim doğduğum köylerde
Ceviz ağaçları yoktu,
Ben bu yüzden serinliğe hasretim
Okşa biraz!

Benim doğduğum köylerde
Buğday tarlaları yoktu,
Dağıt saçlarını bebek
Savur biraz!

Benim doğduğum köyleri
Akşamları eşkıyalar basardı.
Ben bu yüzden yalnızlığı hiç sevmem
Konuş biraz!

Benim doğduğum köylerde
Kuzey rüzgârları eserdi,
Ve bu yüzden dudaklarım çatlaktır
Öp biraz!

Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin!
Benim doğduğum köyler de güzeldi,
Sen de anlat doğduğun yerleri,
Anlat biraz!


Cahit KÜLEBİ

Hasılı kelam, malum sözcüğün (Bebek) zaman içinde kullanıla kullanıla ilk günlerdeki büyüsü bozulur; hatta zaman içinde bir bayana bu şeklide hitap etmek,"ayıp ve suç" kabul edilir.

Buralara da nereden geldik? Nella'nın "doy aynası"ndan...Şimdi bu iki terkibi sesli okuyalım:
"Boy aynası"
Ne geliyor aklımıza; ilk anlamı "uzun bir ayna", soyutlaştıralım ki ancak bu şekilde mecaz elde edebiliriz: "boy aynası" yani insanın kendisini, hayatını, yaptıklarını değerler manzumesi olan mecazi bir boy aynasında görmesi ve yine kendisini değerlendirmesi, aklımıza geliyor.Gerek bağlamda, söz diziminde, yani cümlede kullanıldığı anlamıyla; gerekse müstakil söyleyişlerde "boy aynası"nın ya somut bir varlığa çeki düzen verme nesnesi ya da soyut davranışları zapturapt altına alma ilkeleri diye açıklayabiliriz.Şairin bütün bu çağrışımlardan kaçarak "doy aynası" söylemi ise en azından somut anlamlı değil; direkt olarak bu han-ı yağma faillerinin, ihale şebekelerinin, hırsızın, vurguncunun, bezirgânın yalanı talanı ve vurgununa dehşet bir göndermedir.Başarısından ötürü kutlamak gerekir şairi.

İkinci bentte:

"günahı sevabı
uyumasın diye okşamaktı kirpiği
göz kafesini tuttuğu gibi
yatağın taş ucundan çınar elleri
ay’ın baş ucuna ağlaya ağlaya dikti"

Çok güzel dizeler var bu bentte de;"uyumasın diye" kirpiği kim okşar?Elbetteki sevgili... Burada da Melih Cevdet Anday'ın "Bir çift güvercin havalansa..."şiirine göndermeler var.(Çoğu insan mezkur şiiri şairin Denizler için yazdığını düşünür, ama işin doğrusu, şiir Amerika'da Sovyetler lehine ajanlık yaptığı iddiasıyla idam edilen fizikçi çift "Rossenbergler" için yazılmıştır.)O şiirden mülhem gibi geldi giriş, şiiri yazmadan edemeyeceğim:


ANI

Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil bu anılacak şey değil
Apansız geliyor aklıma

Nerdeyse gün doğacaktı
Herkes gibi kalkacaktınız
Belki daha uykunuz da vardı
Geceniz geliyor aklıma

Sevdiğim çiçek adları gibi
Sevdiğim sokak adları gibi
Bütün sevdiklerimin adları gibi
Adınız geliyor aklıma

Rahat döşeklerin utanması bundan
Öpüşürken o dalgınlık bundan
Tel örgünün deliğinde buluşan
Parmaklarınız geliyor aklıma

Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm
Kahramanlıklar okudum tarihte
Çağımıza yakışan vakur, sade
Davranışınız geliyor aklıma

Bir çift güvercin havalansa
Yanık yanık koksa karanfil
Değil, unutulur şey değil
Çaresiz geliyor aklıma

Melih Cevdet Anday

Nefis bir şiir tabi.Eee..Nella şair aşmış, her dizesini açıklamak için bir baba şiire gitmemiz gerekiyor artık.Bendi hatırlayalım yeniden:


"günahı sevabı
uyumasın diye okşamaktı kirpiği
göz kafesini tuttuğu gibi
yatağın taş ucundan çınar elleri
ay’ın baş ucuna ağlaya ağlaya dikti"


İlk dizelerde kahramanlar birbirini seven bir çift belli ki, Mupassant tarzı "olay" öykücülüğünde olduğu gibi, serim bitti; yani şair çerçeveyi çizdi, şimdi düğüm başlıyor:Bir olay olmalı, olay kahramanlardan biri öldü; şair bunu o kadar güzel perdeledi ki, kimi şairlerin şiir hakkındaki meşhur
:" Şiir, içinde aşk sözcüğü geçmeden aşkı anlatmaktır." klişesinde olduğu gibi Nella şair de adeta içinde ölüm sözcüğü geçmeden "ölüm"ün soğuk nefesini hissetiriyor bize.Elin çınara benzetilmesi divan şiirinde sık kullanılan bir mazmundur (klasik kalıplaşmış benzetme) şair bu güzel istiareyi güncelleştirmiş, gayet başarılı.(Gerçi çınar yaprağı şeyhin eline de benzetilir, "el almak" deyimi için de kullanılır çınar yaprağı.Bakînin meşhur
gazelinde:

"Eşcar-ı bağ hırka-ı tecride girdiler
Bad-ı hazan çemen el aldı çenardan"

dizelerinde vücut bulur.)

Şair, bu bentte de özgün bir söyleme imza atar ve "yatağın baş ucu" yerine
"yatağın taş ucu" söz öbeğini kullanır.(Gerçi buradan da epey bir yol almak mümkün tabi, bunca taş kafa heriflerin her gün bir tazeyi öldürdüğünü düşünürsek, o yatağın baş ucu olsa olsa taş kafalıların ucu olur.)

Üçüncü Bent:

"hatırladım
saçı portakal kokmuştu o gün
yüzünde yıldızdan devşirme çilleri
susmuştu tam sevimlik çağında
sandığında kuruttu bir tutam riya kendini"

"Yıldızlardan devşirme çiller"harika bir benzetme. "Çil" yani benek, leke, pırıltı, (çil-ek de bu sözcükten türemiş olmalı.) zaman zaman modaolan, ama çoğu zaman sevilmeyen sevimsiz noktalardır.Ama şair merhum kahramanın yüzündeki lekeleri çilleri o kadar güzel bir benzetmeyle güzelliyor ki, insanın çil olası geliyor:))
Kahramanın en güzel çağında susması elbet ölüme delalet.

Dördüncü bent:

"kime sığındı arsız rüzgarda
oysa ulu değildi dağlar rüyalar kadar
şiire satır başı yapardı tatlı dilleri
zaman cadde boyu aramaktı
iskarpin tozuna belenip giden öyküleri"

Burada katliamın gerçekleştiği, büyük ihtimal son günlerde tecavüze uğrayıp öldürülen kızlarımız için yazılmış bir şiir bu, muhtemelen de Özgecan:(( Her neyse, ıskarpin tozuna bulanan hayatlar, malum cebelleşmeleri imliyor olmalı:((
Çok başarılı bu söyleyiş de...
Şair satsa şu dizeye bir büyük altın verirdim ben:

"şiire satır başı yapardı tatlı dilleri..."

harika yahu...Ne güzel laf...Afferin Nella kız...

Beşinci ve son bent:
Şair olayı toparlayacak şimdi, yani ne yazık ki olay oldu bitti:

"arınmalı belki çamurdan yunmalı şimdi
sökmeli dünyanın ruhsuz kanadını
öpmeli maviyi denizin üstünde
dönüyor yurduna göç eden
uzağı emziren mutlu kadınlar güneşi"

Allah korusun kadınlarımızı, kızlarımızı da psikologlar taciz ve tecavüz olaylarından sonra kadınların tek istediğinin "saatlerce yıkanmak" olduğunu söylüyorlar.Şair bu kavramı çok iyi yakalamış, kötü olaydan sonra yıkanıp yunmak isteği var, "dünyanın ruhsuz kanadıyla" erkekler kastedilmiş olabilir. "Maviyi öperek, ki mavi özgürlüğü imler, cennete giden mağdur, masum kadınlardan söz ediyor şair,onlar artık mutludurlar, uzak bir ülkeye, cennete gidişleri resmedilmiş diye düşünüyorum.

Hülasa çok güzel bir şairden, çok güzel bir şiir okuduk; şiire doyduk, içimiz kanadı ama mutluyuz.Çünkü Kezban Turan gibi genç bir şairin kendi şiirini, sanatını nasıl aştığına şahit olduk.Şairi kutluyor şiirinden öpüyorum.
helal olsun Nella iyi iş çıkartmışsın, ee... benim de hakkımı yemeyin gari:))

Hoşça kalın ...

Mehmet Binboğa
Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
Eskişehir

.






Mehmet BİNBOĞA tarafından 6/20/2015 4:43:17 AM zamanında düzenlenmiştir.
sunduzyaşar
sunduzyaşar, @sunduzyasar
25.3.2012 02:23:15
5 puan verdi
duyguların raksı kelimelerin seçkisi ve şiir okunulası güzellikte.. ve dünyanın ruhsuz kanadını sökme istemi.. muhteşemsin yine şairem.. saygı ve evgilerimle her daim..
soulmate
soulmate, @de-soulmate
25.3.2012 01:54:20
5 puan verdi
/kime sığındı arsız rüzgarda
oysa ulu değildi dağlar rüyalar kadar
şiire satır başı yapardı tatlı dilleri
zaman cadde boyu aramaktı
iskarpin tozuna belenip giden öyküleri/


gönülden tebriğim
ve şiir okuttuğun için teşekkürümle..

sevgi dua ile...

AZAP
AZAP, @azap
25.3.2012 01:45:48
5 puan verdi

arınmalı belki çamurdan yunmalı şimdi
sökmeli dünyanın ruhsuz kanadını
öpmeli maviyi denizin üstünde
dönüyor yurduna göç eden
uzağı emziren mutlu kadınlar güneşi

gönül derin duygularda yüzüyor yürek selinde kutlar sevgiler sunarım...
Bandırmalı
Bandırmalı, @bandirmali
24.3.2012 18:59:10
5 puan verdi
arınmalı belki çamurdan yunmalı şimdi
sökmeli dünyanın ruhsuz kanadını
öpmeli maviyi denizin üstünde
dönüyor yurduna göç eden
uzağı emziren mutlu kadınlar güneşi

Nice güzeldi eser kaleminize sağlık kutlarım
saygılar sunarım..
O qué
O qué, @o-qu
24.3.2012 18:58:17
5 puan verdi
Çok güzeldi şairem...
sinan toraman
sinan toraman, @sinantoraman
24.3.2012 12:53:35
5 puan verdi
Herşey rüyalarımızda gizli...
Masumluğumuz bile..
Harikasınız...
alaturka044
alaturka044, @alaturka044
24.3.2012 12:30:16
yüreğine sağlık güzel şiir :)

Mala mülke olma mağrur Deme var mı ben gibi
Bir muhalif rüzgar eser senide savurur harman gibi
hayata bakma hayat sade ve sadece kısa metraj film
ama neden insanlar yaşıyorlar film kopmayacak gibi
glenay
glenay, @glenay
24.3.2012 11:03:20
Çok güzeldi şiir bütün dizeleriyle,
en çok final bölümünü beğendim.

sevgilerimle,
tebrikler..
Nil Gün
Nil Gün, @coldeki-kelebek
24.3.2012 10:43:59
5 puan verdi
uzağı emziren mutlu kadınlar güneşi

Kezban Turanın kendine has özgün ifadeleri bambaşkadır..

Tebriklerimle Arkadaşım

Sevgim ve selamımla
meselci
meselci, @meselci
24.3.2012 09:51:01
5 puan verdi


Merhaba şiir...

Günaydın şaire.
gevdan
gevdan, @gevdan
24.3.2012 09:43:57


arınmalı belki çamurdan yunmalı şimdi
sökmeli dünyanın ruhsuz kanadını
öpmeli maviyi denizin üstünde
dönüyor yurduna göç eden
uzağı emziren mutlu kadınlar güneşi


__________________________Derinden vurdu harika bir eser okudum kutluyorum değerli kalemi yüreğiniz hiç susmasın hep var olun uzağı emziren mutlu kadınlar güneşinin altında ...saygılarımla.
Hüdaverdi ER (Hüdai)
Hüdaverdi ER (Hüdai), @hudaverdi-er-hudai
24.3.2012 08:43:21
Gayet hoş dizelerdi Kezban hanım.
İmgelerle örülü, anlam ve anlatımı mükemmel dizelerdi.
Tebrikler, selam ve saygılarımla...

"doy" aynası değil "boy" aynası olacaktı herhalde...
Y. Kaya
Y. Kaya, @yasar-etinkaya
24.3.2012 08:13:34
5 puan verdi
büyüdüğünde bir kez
çocuk olamamaktır bir daha hayat
eyvallah Kezbancan
TC Sami Arlan
TC Sami Arlan, @tcsamiarlan
24.3.2012 07:43:38
´¨♥♥.......TEŞEKKÜRLER_____░▒░
___________░▒▒▒░
_________▒░▒░▒░▒
________▒░░░▒░░░▒
______▒▒░░░▒░░░░▒
____▒▒░░░░▒░░░░░▒
_█_▒▒░░░░▒░░░░░░▒
_██▒░░░░▒▒░░░░░░▒█
_██▒░░░▒▒▒░░░░░▒ █_ █
█_██░░▒▒▒█░░░░▒ █ ██
████░░████░░░░░███
_██████████░░░████
__███████████████ŞİİRLER İLE
___█████████████DOST KALINIZ
____█_██_██_███___█SEVGİLERİMLE
_______█_ ██ _██__███
___███___ ██ _█_ █████
_███▓██__██__ ███▓██
_████▓██_██_ ███▓██
__████▓██ ██_██▓███
____██▒▒▒_██_█████AKÇAY IM
_____▒░░░▒██_███ ▒▒▒▒SİZE EL
____▒░░░░░▒████▒▒░░░▒
____▒░░░░░░▒█▒░░░░░░░▒
_▒▒░░░░░░▒▒▒▒▒▒░░░░░▒
▒░░░░░░░▒▒▒▒▒▒▒▒░░░░▒
▒░░░░░░▒░▒▒▒▒▒▒░░░░░▒
_▒▒▒▒▒▒░░▒░▒░░▒▒▒▒▒▒
___▒░░░░░▒██▒░░░▒▒SALLIYOR
_▒░░░░░░▒_██_▒░░░░▒
▒░░░░░░▒__██__▒░░░░▒
▒░░░░░▒___██___▒░░░░▒
_▒░░░▒____██____▒░░░▒
__▒░▒_____██____▒░░▒
__▒▒SAMİ__██ARLAN▒░▒.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL