3
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
2040
Okunma

Dağın zirvesine düz yol arama
Yorgun ayaklara destur verilmez.
Gönül imar etmek çok zordur ama
Meşakkat çekmeden sırra erilmez!
Zannetme uzakta; huzur avcunda
Huzur bir tatlı söz; dilin ucunda
Sanma ki mutluluk kral tacında
Tac ile, taht ile kalbe girilmez.
Gözlerin önünde perde var kat kat
Ömürden gidiyor her an, her saat
Akıbet ölümdür; budur hakikat!
Ecel meleğine tuzak kurulmaz!
Okumak beyhûde faydası yoksa
Cahiller alçaktır arşa da çıksa
İnsan şu âleme ibretle baksa
Şer işler peşinde koşmaz, yorulmaz
Ayın hükmü olmaz güneş çıkınca
Göz farklı şey görür kalpten bakınca!
Yapraklar gül olur dikenler gonca
Her bahçeden lale, sümbül derilmez
Ne Kaf Dağı ardı, ne de Fizan’da
Derman; ihlas, îman, idrak, iz’anda
Dil eyvah dese ne vakt-i hazanda
Miskinlik mîzanda mazur görülmez
Candan dost olana canım fedadır
Gâye gökkubbede hoş bir sedadır
Baki olan bir O; Hakk’tır, Hüdâ’dır
Aklı olan O’na küsmez, darılmaz!
Kimseye değildir, nefsime sözüm
Bir garip ozanım, buruktur sazım
Yollar sırat gibi kesmiyor gözüm
Sıratı geçmeden Hakk’a varılmaz!
Sıratı geçmeden Hakk’a varılmaz!
Mecit AKTÜRK