7
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
1700
Okunma

Yıllar sonra rehinim gözlerinde
Sevda diye göğsüme sürdüğüm mavi
Sığmıyor artık göğsümün çeperlerine
Ruhumun bir kuytusunda seninle demleniyorum aşka
Kırılgan süzgecinden geçiyorken hayatın bilinçsizce
Hoyratça siliyorum mazinin sensiz geçen günlerini tek/tek.
Ve sende soyunuyorum en şehla gecelere, sende gideriyorum
Sol yanımın açlığını, sen diye çekiyorum içime odama doğan günü
Be kadınnn.!!!
Anladım ki yazgım iki satırlıktı
Benim sana bıraktığım iz düşüm ise
Göz bebeklerindeki şaşkınlık, aşk bu sevgili çat kapı işte….
Dizlerim kırık yakalandım sana o kadar ani idi ki gelişin
Kiralık bir düşte yaşatırken maviyi
Demirbaş esaret sende tüm benliğim.
Fethedilmiş yüreğin muzaffer savaşçısı gibiyim sanki
Oysa
Yaralı bir esirden farklı değilim sol yanında sevgili…
Şimdi
Bir dolunay fütursuzca
Mor gecelerimde asumana çivilenmiş tarifsiz güzelliğin
Ve şen kahkahalarınla bana gülümsüyor odamda
Artık seninle seviyorum odamın duvarlarını.
İşte nah şuramda bir ağrı var sevgili
Yıllar sonra ilk kez ağrılarım acıtmıyor artık ruhumu
İlk kez seviyorum sensizliğimin sancılarını
Son defa rehin verdiğim içimdeki iniltiyi
Sende sükûta erdiriyorum.
Elimi yüzüme sürüyorum ve kaldırıyorum sema ya
Tanrımdan tek dileğim…!
Sen kadınım
Yıllar sonra sende yeminimi bozuyorum
SENİ SEVİYORUMMMM…!!!
İbrahim ALTIKULAÇ
“Senin Uğruna”
5.0
100% (5)