Buluştuğumuz yere gizli gizli kaçarken,
Yayla çiçeği gibi kucağımda açarken,
Aşk ile sarhoş olup, o kendinden geçerken,
Hani cennet kuşuydun mutluluktan uçarken,
Ayrılalım diyorsun, ne kadar da rahatsın,
Yalancı sevdalıklar yerin dibine batsın.

Yoğun duygularıma aşk fermanı yazarsın,
Uyarsın ateşime çılgınlaşır azarsın,
Bu güzel aşkımıza döner mezar kazarsın,
Ne yaptım ki sevdiğim huzurumu bozarsın?
Ayrılalım diyorsun, ne kadar da rahatsın,
Yalancı sevdalıklar yerin dibine batsın.

Madem ayrılacaktın niye bana kaynadın?
O saf duygularımla acımadan oynadın,
Ne oldu da o tatlı sözlerine uymadın?
Belli ki vicdanının sesini de duymadın,
Ayrılalım diyorsun, ne kadar da rahatsın,
Yalancı sevdalıklar yerin dibine batsın.

Sanma bıraktığını terazi, kantar tartar,
Yıllanmış şarap gibi gittikçe demin artar,
Hasretin dayanılmaz deler bendimi yırtar,
Yalvarıyorum vazgeç, beni bu dertten kurtar,
Ayrılalım diyorsun ne kadar da rahatsın,
Yalancı sevdalıklar yerin dibine batsın.

Aşkımızın hazzıyla çizdiğimiz satırlar,
Ben ölsem de ölmezler, sonsuz hayattadırlar,
Kabre girene kadar yüreğimde yatırlar,
Mezarımdaki otlar bile seni hatırlar,
Ayrılalım diyorsun, ne kadar da rahatsın,
Yalancı sevdalıklar yerin dibine batsın.