3
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1934
Okunma

Sessizliğin sesini, sesime düşenler anlar
Yüzü parçalanmış kılıfların
İç ahengini katınca keseme
Titreyen bozukluklarını sunar hayat
Bozdurulmuş tüm umutlara inat
Keskin divitlerin ince mürekkepleriyle oynaşır hayaller
Yorgun rıhtımların daimi yolcularını avutur ,gidişlerin ardından boşlukta kalan eller
Fırtınaların yaşama açılan kapılarından sızar göz yaşlarım
Karanlığın rüzgarına kapılan saçlarıma bakar her telini aydınlığa bağışlarım
Kemale ermiş düşünlerle sızıp, dalarken benliğim
Sırların sırrını şah damarımda ararım
Yanlış yollardan doğrulara dönerken kaybolan gençlik
Ahımın düştüğü kıvrımlarda kör olan gençlik
Yokluğu çokluk sanıp içinde kaybolduğum seraplar
Hissizliği hissedip yanlışlıkla tuttuğum saplar
Ağırlık çöker ruhumu sonsuzluk kaplar
Kaçan saatlerimi yıllarım saklar
Sessiz şehrin sesini sus pus dinlediğim anlar
Ah oysa bilselerdi,sessizliğin sesini, sesimde duyanlar anlar
Şehrin Azizi
5.0
100% (3)