bir sen yağıyor bu şehire ki sorma
ince-ince, dağınık, ne yapacağını bile bile
önceden programlı, bir füze gibi
gözlerime kilitlenmiş, kalbim on iki de

ellerim bu yağmuru seviyor
avuçlarıma doldurduğum hayali gibi
sen gibi, utangaç, korkak
ceylanın yüreği gibi, ürkek, istekli
su içmeye,
öleceğini bile bile...

saçlarım kumral saçlarım bu yağmuru seviyor
saçlarıma doluyorsun, fazla tutunamıyorsun
benim sana tutanamayışımın, öcünü alır gibi
çok zarif, çok kararlı, çok farklı
inme gibisin yüreğime, indin belkide
saçlarım seni seviyor, ellerimde...

bir sensizlik yağıyor bu şehre ki sorma
on bir den, üçe kadar hep sen yağıyor kalbime
uykularım firarını alıyor, gönül gişemde

bu şehre bir/çok sen yağıyor, şehir her yerde sen
şehir bir/çok yerde sen oluyor.
ben o bir yere yürüyorum,kararlı,azimli, çekingen...

beni bu yağmurlar, korkutuyor.
seni saçlarım seviyor, ellerimde
ve seni gözlerim seviyor,
göklerden inişin, bir başka güzel duruyor
gözlerim seni yine seviyor, ellerim ve saçlarım gibi

yağmur sen, sen yağmur oluyorsun
bir ben olamıyorum yanında
dağılıyorum, kalkamıyorum kırıklarımdan
sen her düşüşte, tekrar dirilirken
ben her düşünüşte seni, buhar oluyorum

yağamıyorum, duruluyorum,
kırıklarımdan kalkamıyorum
yüreğimde seni seviyor artık
dayanamıyorum,

korkak sensin ama seven ben
bu yüzdendir ki
bu şehirden gidiyorum
ıslanmayacağım
sevmeyeceğim bir gizli yer arıyorum
seni tüm şehirler seviyor,
ellerim, saçlarım, gözlerim ve yüreğimde...
[beyaz_yalan]