6
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1111
Okunma
Sormayın neler geldi başıma dünkü umutlarımda
Hani en son ihanetim kaç mevsimdir tutukluydu ya
İşte geçen gün bu sularda, yankılarımın en dibine isimsiz bir felç inmişken
İşte tam köprülerimin altından ne sular geçtiğinde amansız
İşte tam yer altımda ben bir köstebek gibi ararken siyahımı
İşte med ve cezir bir zamanlar severlerken birbirlerini
Öğrendim ki beraat etmiş mevsiminden, benden alacaklı ihanetim
Bana da işte kıyametimdeki miskin o tufanlar söyledi billah
Meğer çoktandır kulaktan kulağa oynarlarmış kuyularımda da
Haberim yokmuş acıttığım yapraklarıma pişmanlığımdan
Meğer yıllardır görmediğim çocuksu beyazlığım
çoktan kanamış da zaten renksizliğimde
haberim yokmuş yalanlarla tuttuğum masal orucumdan
Sormayın çok sever bu kayalıklı girdaplar beni
Her kaçtığımda ayaksız bir mühür çizer hafızama
Sanki kaçmak deli bir kanatmış gibi unutmalar bataklığında
Sormayın
Her yanım kuytu kuytu oldu bu melun huzur yetmezliğinden
Sormayın, her hatırlayışımda düşlerim sökülecek gibi oluyor yerinden
Doktor takvim göğsümü dinledi uzun uzun
Kendinden parça cüzzamlı hikayelerime baktı uzun uzun
Kapkara olmuş içimdeki bulanık tutku parçacıkları
Zihnime giz dolu bir reçete yazdı, çorak mürekkepleriyle
bayan deva ise görür görmez beni, kaçtı yine kendi şifalarına
Sormayın neler geldi kırılgan trajedilerimin başına
Meğer serbest kalmış kendi fotoğrafında ihanetim
Fezlekesindeki masum imgeler özgür kalmış meğer
Meğer adalet yerini bulmuş öykülerindeki terazilerde
İşte sormayın lütfen
O güzergahlar çizilirken tenime, erite erite kökümü
En yakın gölgeme sığınmak istedim yine
Saklanmak istedim paslı çemberimde tüm utançlarımla
Uymadı anahtarı rüyalarıma
Birileri benden gizli değiştirmiş anahtarın esrarını
En yakın çilingircimi çağırdım yanık hatıralarımdan
Olmadı
Giremedim
Giremedik
Kapıda kaldık
Ne yapacağım şimdi bu düş kıyamette
Kim bana yatacak bir yer verir bu enlem ve bu boyda
Sahi
Yatacak yerim yoktu değil mi benim bu öykülerimde...
Oktay Coşar
5.0
100% (19)