5
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1641
Okunma

Savaşın tam ortasında,
aynı geceydi
gözlerim gerilirken el boyaması ahşap çarmıha.
Duaların kanıyordu avuçici aminlerde; korkma!
Savaş korkunç gelebilir
balık-ekmek, anoson kokulu tütsüler yanarken; onlara aldırma!
Gece bizim ..
Hangimiz,
diye ağzını açan sarhoşu vurdular demin arka sokakta.
Boy boy gazete manşetlerinde çıkmış ,
kendi gölgesini taciz eden yalaka.
Sismik ve ritmik bir gece bekliyor şimdi onları .
Tamam vurdum sabahı şakağından,
uzatma!..
Uzasın gece onlara.......
Küçük bir kalkanım vardı
geometrik hataların çarpışmasında.
Ağzıma geliyor yüreğim
ya bizi de onlardan sanıp alırlarsa
kılıçsız kalkansız meydana?
Hatalarımızı telafi ederiz belki de
ya geometriye ters düştük diye çarparlarsa onun katlarıyla_?
İhtilaf düştük diye siyahla beyaza,
gri bir kalem ardındaki silgiyle
alabora ettiler şimdi;
yapılır mı bu kırk yılllık göğün belindeki kuşağa?
Balık ekmek kokusu hala burnumda,
savaşın tam ortasında !
Gülşen Mavi
5.0
100% (7)