8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1641
Okunma

En karasını bulup yazacak
Kızgınlığın hokkasına batmış kalemim
Geceyi sinesinden vuran gözlerimi
Ne de olsa göremeyecek kirpikli bakışların
Bir şey var şuramı boğan
zehirli sarmaşıklar sağlı sollu
Nefes almak kan kusturtuyor
Ne çok derin oldun be şehir
Hele bir bak hangi dipteyim
Kalabalık ama bomboş caddelerin
Birileri birilerini alıp götürmüş
Güneşi kayıp gölgeler dolaşıyor
Ayına,yıldızına katranımsı bir karanlık değmiş
Kundaktaki bebeği küstürmüşsün
Daha sokaklarında yalınayak koşmadan
Ey çirkin şehir! yalpalayan adımlarımda
Ayaklarıma dolanan prangasın
Bu yeni halini sevmedim
Eski halini sindirdiğin içinden çıkar
Kus insanların üzerine biriktirdiklerini
Kızgınsın, seni bu hale biz getirdik
Bu yüzden böyle kırılgansın
Faylarında da bizi kıran…
Kara,kocaman ellerinle
Caddelerinde cevahir bir ceset sürüklüyorsun
Yerini,yurdunu bulamamış
Çile uğramadı mı geçmişinin surlarına
Vahşi bir rüzgar bozguna uğratmadı mı
Bu hangi yüzyılın yamalı yalnızlığı ki
Öfkeli bir ses düğümlettirmiş boğazına
Yıkımlarının enkazında uçmayı unutan kuşlarız
Bir kanadımız kanlara bulanmış
Cılız çığlıklarımıza çarpık imdatlar koşuyor
Diyorsun ki ben güçlüyüm,ben devim
Tüküreyim o suratına
Bir bak üzerine basan ayaklara
Seni sen yapan
İnsanlığın yüzü nar gibi kızarmış…