Dinle gece
Uzun zifir saçlara düğümlenmiş nefesim
Gögsüme bırakılan bir kent ağlayışı
Fay hattı geçiyor her akşam içimde
Çatlayan duvalardan sızan lav uğultusu
Bütün kuşatmaları kuşatan acının devşirdiği
Rehin kalmış bir kadın kadavrası...
Suda nilüfer, çölde kum kuşu,
Yağmurda soyunan ateş böcekleri
Gelir ölme ritüelime...




Bildiğin gibi değil bu yaranın hikâyesi
En soylu ağrı beyaz sesli kuşların uğultusu
Liflerim de kurdeşen döken hicaz dua
Hicri zaman kayması lirik tarihin
An düşmesi kaburgalarımda şiva
Ruhların kırılan kemiklerinde yaratılan adam
Aşk üstü kutsal kehanetlerin son büyücüsü
Soyun ve teslim ol buz mavisi sancılara




Beni sevdiği kadar yaşasın diye
Her sabah iki ölü kaldırırım beyaz esmer
Ömrünün en uzun yaşayan öznesi
Bir ben olurum mutlak sevişen
Ellerim sadece ışıklar kıtasında
Gölge çiçeği güncesi,ünsüz kahraman her şiirde
(G)öz yaşlarında üşümüş şairin
İmgesi çalınmış kutsal harflerden



Yanlış yazılmış masallar...
Gri yazıtlarda kırmızıya sızan lavlar
Çöp adamlar oynuyor, aşk öldürmece üç replik
Yıldızın yedinci köşesinde gülerken çiziyorum seni
Aç kainatını gireyim, zodyak kapısından içeri...










CC_