30
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
2227
Okunma

Gözlerimde yaşlar donar firakın soluğunda
Peş peşe gelir sözlerim boğulur yokluğunda
Toprağa düşünce cemre aşk olmadan olur mu?
Zemherinin umutları baharda kaybolur mu?
Aşk değneğinin bir ucu hep yanıp kavrulmaz mı?
Yüklem özneye küsünce duygular savrulmaz mı?
Ne suçu var alfabenin aşk ise senin aşkın
İmladan mı bileceksin uçarı aklın şaşkın.
Hicranımın sularında/ boğulur albatroslar
Şavkı söner talihimin üfleyince Toros’lar.
Kaderimin senaristi sil baştan yazsa seni
Yüreğinde çoğalsam da güncene alsan beni
Ateşinle dağlanırken kaybolsam turabında
Gözlerime her bakışta, yok olsam şarabında.
Vuslatları esir alıp aşkın boynuna taksak
Mahzun çehreli koyların terli bağrından aksak.
Hasretler bağrı delince erken söker şafaklar
Akıl çığrından çıkınca yakın olur afaklar.
Tümcelerin gizlerini ele verir de bir bir
Günahın gibi utandın içliğinde bin kibir.
Sis bulutlu yüreğimden akar sağanak yaşlar
Kundaklanan düşlerimin başını hüzün taşlar.
Hayallerim vurulunca, kanı sızar geceye
Ay denizle ağlaşırken sitem akar heceye.
Kâbusun bitap sesleri akla zarar bir nehir
Sinsi düşün sol yanında uyanır kötü sihir.
Hislerinin parmak ucu harlansın hasretimle
Uzletinin ben boşluğu darlansın hasretimle
Zeval vakti gün kararır, ayın da feri kaçık
Deli mavi gözlerimde sevişsin açık saçık.
Ecelle burun buruna, geldim şimdi tualde
Yüzünü gördüm aksımda sorulan her sualde
Gönlü kırgın asaletim diyetini edada
Günahlarım secde eder telafisi duada.
Müşahade odasından hazin bir son geçiyor
Naaşının kisvesini yüreğiyle biçiyor.
Şafak son kez sökülünce puslu yolculuk başlar
Azrailin ellerinde uzleti hasret taşlar.
Son hamle de atılınca kapanır siyah perde
Gözlerimin turkuazı gizlenir başı yerde.
Mayıs/2011 // NÜS