Ne ararsın destursuz, gece gözlü bahtımda
Başımda cellât gibi, nöbettesin tahtımda
Hangi aklın işiymiş, kor ateşi ellemek.
Hırçın okyanusları, kendine yar bellemek.


Geleceği düşünüp, saadete koşturmak
Sevdanın heybetiyle, yüreğimi coşturmak
Kolay mı zannedersin, günahınla yoğrulmak
Cennetten uzaklaşıp, cehenneme doğrulmak


Hapsinden kurtulur da alengirli hislerin
Asi bir nehir gibi kızgındır irislerin
Meçhule uğurlanır düşlerinin seyyahı
Uyanınca gafletten şaşırır güzergâhı.


Gelirken uzaklardan, iftirakla düetim
Işıldar denizlerde, ay gibi silüetim.
Bin türlü ezadadır, sen tanımaz gözlerim
Nabızları dondurur, buz dağından közlerim.


Kirpiğinden aldığım, bir mendillik hüzündü
Yüreğime gömdüğüm, aşk yanığı yüzündü
İsyan etme kadere, beyhude bekleyişte
Umuda bel bağlama, güne-gün ekleyişte.


Anlamaz hallerimden, ayıba yenik aklın
Ahkâm keser dillerin, perişanken güz aklın
Gözü dönmüş nefsinin, yunulur batağında
Düğün dernektir gayen, şeytanın otağında.


Bir hançerlik dem kalır, heder olur ganimet
Mevla’mın verdiği can ruhlara birer nimet
iki gözün, seninle bir de iftihar eder
Talan olurken zaman, umrunsa keyfe keder.


Peşpeşe zikirleri, birbirine bağlarken
Sen sevmedim sanırdın talihime ağlarken
Arşivde gizlenirken yüreğimin sızısı
Son verir nefesime kaderimin yazısı.


NÜS