7
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1990
Okunma

Başımın kıvrımlarında diyemediklerim vardı oysa sana
susturarak nasıl kıydın söleyeceklerimi sana
susturma beni ki, konuştuğunda öksüz kalmasın sesin
Olmuyor sevgili böyle olmuyor
giden zaman bir daha geri gelmiyor…
Sen susunca unutuyorum söyleyeceklerimi
ne başını hatırlıyorum ne de sonunu
yok noktası, virgülü kayıp
duyan yok sesim bana dönüyor…
Susmak, bir dağa tırmanmak zirveye çıkmadan ölmek gibi
susmak, karşındakini dolaştırmak içinde
susmak, yalnızlıkta hayalsiz kalmak gibi
susarak yaşamak bir sevdayı, Azrail’e selem vermek gibi!
Hayatın ağır düşmüş yanına esir olmuş insanlar vardır hani
gözleri sunulmuş güzellikleri görmeyen ayaklarına mecal yürümeyen
ben onlardan değilim
pekiyi yaşadıklarıma ne demeli
yaşam çekip giderken benden
yaşamak zorunluluğum mu var, neden peki?
Hayallerim yaşayamayacağım kadar uzakta bensiz yaşlanan
ben, hayata yenilmiş kahraman…
Sorumluluklarım bitti yaşama
ekmeğim tükenmek üzere aşım da
küçük umutlarım vardı serim de oysa
bir sevgili gözleri yeşil mesela.
kalbimdeki sevgiyi paylaşmak gibi
onunla paylaşmaktı her şeyi
uyurken üstünü örtmek onunla uyanmak gibi
orada her şey huzurlu acılar bitmiş gibi.
Orada bir dünya kendim kurduğum
sen, yıldızlardan parlak güneşten sıcak
sensin orada en büyük zenginliğim
hayat orada, nefesin tükenirken nefes almak gibi
gözlerine yansıyan mutluluğu görmek sevinci
ve keder uzaklarda harabe şehir
dar vakitlere sığmaz sevgi o uzak yerde
doyasıya hesaplanmayan sevgi idi umudum
İşte bunlardı sana diyemediklerim
Belki de hiç diyemeyeceklerim, sustuklarım
Ama sen susunca her şey acı oluyor!
Sahipsiz değil düşlerim, gözlerimde sen
sen içimden geçenleri sesime verdirmeyen
ben, susturulmayı hak etmedim sevgili
ve çözdüm hayatın şifresini
yaşamda her şey bir arada olmuyor
yarımlarla yetinmeyi bilmezsen, hiçbir şey tam olmuyor!
Hafize Hanaylı.
5.0
100% (6)