Fermanlar verildi dağlara
Sevgi her şeydi bu topraklarda

Susmadı bu feryat figan çığlıklar sancılı
Kaç ana doğurdu aydınlıklarımızı
Açarken gülleri bazen darağacında

El üstünde tutuldu bu nasır çırılçıplak
Ter tadında sevişmek
Ve emek her şeydi bu topraklarda

Kim yarattı bu kulluğu
Emeklerimizi yer sofrasına kattı
Oysa yoktu kimsenin ekmeğinde kimsenin gözü
Ama ırak etmezdi
Bölmekti onun tadı tuzu

Tanrı misafiriydi kapımızı döven herkes
Tokluğun hangi sınırında olduğumuz fark etmez
Hoş gelmiştin!
Neden şimdi hoş gelmezsin
Boş geldiğinde be ak sakallı


Bu toprakta kardeşliğin gözesi
Sevmez buğdayını basmadığım yerin
Irkları kardeş Yaradan’ı bir
Özleri sevgide dövülmüş kızgın bir demir
Aynı rüzgârlar okşar saçlarımızı
Aynı güneş yakar yüzlerimizi
Sözler başka ama
Hep aynı türküler vurur yüreğimizi
Ey birbirine sıkan!
Ya birbirini ya dağlarını vuran



Gayri bilesiniz
Üç çıban vardır
bu topraklarda

Nuh’un gemisi batmış
Yüreği ağrıyan dağ

Yar bağlı kazma sapına
Diz çöken dağ

Ciğerleri kalaş* olmuş
yüzümüze tüküren dağ

Ya Rabb’i şükür!
Ama kan tadında bu




...bora imran
Kalaş: Kalaşnikof adındaki silahın kısaltması