…………………………………………………………………………………………………………………………………………
Gözlerin

Salınıp bayramda gezen birtanem
Ey maşallah ne belalı gözlerin
Kudretten sürmesi çekilmiş uygun
Kalem vurmuş o imzalı gözlerin

İmzalar vurulmuş yazılı ismin
Ezberime aldım ay ile bir nun
Billahi rahat yok bir saat birgün
Deli eylemiştir beni gözlerin

Deli gönül derde rakip atmalı
Altı oklu üstü siyah çatmalı
Sarmasar olup da bile yatmalı
Hekim değmez bin tifili gözlerin

Tifillik sana kar batmışsın ala
Kokun güle benzer leblerin bala
Dertli şahin gibi düşmüş müşküle
Oturmuş gözetir yolu gözlerin

Gözetirim yolun çıkmazsın bin yıl
Kafeste beslenir sedalı bülbül
Leyliyi kadirden açılan yeşil
Açan nurdan vinvaveli gözlerin

Vinvaveli işin mübarek nurdan
Ahudan vücudun virane hurdan
Bari ki göreydim ahir ki surdan
Baygın teki zelzeleli gözlerin

Zelzeleyle yıktın Gümüşhane’yi
Seni seven neyler başka sunayı
Güzellikte bastırmışsın sen ayı
Güneş der ki al şelveli gözlerin

Şelven koyar beni türlü emraza
Düşürür hervete uğratır naza
Ne yazık düşmüştür kadir bilmeze
Senin ol dünya güzeli gözlerin

Güzel seni çok severim ki inan
Aslın hurizade bilirim binan
Kaynari Mustafa başına dönen
Yavru olam ben sürmeli gözlerin
…………………………………..
AŞIK KAYNARİ
……………………………………………………………………….
Artvin’in-Ardanuç İlçesine bağlı, Gümüşhane köyünde yaşadı. Asıl adı Mustafa’dır. Büyük bir olasılıkla Göle’de doğdu ve bilinmeyen bir nedenden dolayı ailesiyle birlikte Gümüşhane köyüne göçtü. Bazı kaynaklara göre 18. yüzyılın sonlarıyla 19. yüzyılın ilkyarısında yaşadı. Bazı kaynaklarda ise 19. yüzyılın ilkyarısında doğdu ve aynı yüzyılın sonlarına doğru öldü. Ancak öldüğü yer ve mezarına ilişkin herhangi bir bilgi yoktur.

Yöredeki anlatılara göre rüyasında gördüğü Selvinaz adlı kıza aşık olarak bade içti. Aşık Kaynari, yörede ermiş bir kişi olarak görüldü ve sevildi. Bazı anlatılara göre de, orta yaşlarda iken birden kayıplara karıştı. Bir daha da kimse göremedi. Yörede, ermiş olduğundan sır olup uçtuğu inancı yaygındır.

Aşık Kaynari’nin türküleri bugüne dek kaynaklara aktarılabilmiş az sayıda şiiri/türküsü bulunmaktadır.
KAYNAK:© BeKa Sitesi
________________________________________
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-149-)(-)(-)(

Bakışın bir kurşun yakıp geçiyor
Kıskandırır şu hilali gözlerin
İnsanı çekiyor sevda saçıyor
Gören pişman ne belalı gözlerin

Dilerim ki basmasınlar dalına
Yanlışlıkla çıkmasınlar yoluna
Senin aşığının eyvah haline
El aman der pek celali gözlerin

Fettan bakışları celp eder hani
İnsan da bakmaya olamaz mani
Bellidir dilberin şöhreti san’ı
Cüretkardır o delali gözlerin

Baksın hele nasıl döndürür derler
Aslı’ya,Kerem’i yandırır derler
Bülbülü dalına kondurur derler
Şeyda eden şu gülali gözlerin

Bilinmez yerlere alır götürür
Meclup edip sonra aklın yitirir
Yavaşça öldürür yakar bitirir
İflah etmez bu melali gözlerin

Aşık etti işte aklımı çelip
Zından etti uykularımı bölüp
Her akşam dikilir karşıma gelip
Hep ağlatan şu çileli gözlerin

Bu senin aşığın kendinden geçer
Bulut kapatsa da o yine açar
Rüzgara karışır kokular saçar
Deli eden şu laleli gözlerin

Öyle bir bakar ki ecedir sanki
Baktığı insanı yıkar inan ki
En taş yürekliyi cezb eder çünkü
Taktir ettim şu helali gözlerin

Lüzumsuz böyleye kanmayasın sen
Onun sevdasından yanmayın sen
Kays gibi çöllerde dönmeyesin sen
Yeter sana bu zülali gözlerin

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz

ETEK YAZILARI :

CELAL:1-Büyüklük,ululuk-2-Öfke,kızgınlık
FETTAN:Gönül ayartcı,cilveli
CELP:Çağırma,davet
DELÂL: İnsana hoş, sevimli görünen hâl, naz, işve.
GÜLAL:Gül kadar güzel olan
MELAL:1-Üzüntü,usanç.2-Üzüntü,hüzün dert
CEZB :Cazibe,kendine çekme,kendini karşınıdakine beğendirme durumu
ZÜLAL: Saf, tatlı, hafif, güzel, soğuk su.