………………………………………………………………………………………………………………………….
El Çek Tabip
El çek tabip el çek dertli sinemden
Sen benim derdime çare bilmezsin
Sen nasıl tabipsin yoktur ilacın
Yaram içerdedir sara bilmezsin

Yıkılsın feleğin taç ile tahtı
Öyle bir ok vurdu hicranım aktı
O yar da vermişti ikrarı ahtı
O ki ikrarında dura bilmezsin

İrfani’yim boşa gelmez sözlerim
Kalem alır kağıt üste izlerim
Ne durursun ağlasana gözlerim
Bir daha o yari göre bilmezsin
……………………………
ÇILDIRLI AŞIK İRFANİ-1-
………………………….
18. yüzyılda,Ardahan’ın, Çıldır ilçesi’nin Kunduzhev köyünde yaşadı. Doğum ve ölüm tarihleri tam bilinmiyor. Adı geçen köy bugün harabe durumdadır.

Bazı kaynaklara göre, babası ölünce, amcası Sabri Paşanın yanına giderek eğitim gördü ve köyünde imamlık yaptı.Uzun süre de çeşitli yerleri dolaştı.

Ayrıca 19. yüzyılda yaşamış, asıl adı Abdullah olan Gürünlü bir İrfani ve Anamurlu bir İrfani daha bulunmaktadır.
KAYNAK:© BeKa Sitesi
……………………………………………………………………………………………………………………………………
)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-141-)(-)(-)(

Hele bak sevgili dertli halime
Sen benim derdimi göre bilmezsin
Aldırış etmedin bu ahvalime
Derdime bir ilaç vere bilmezsin

Beni candan sevip yarin bilipte
Bir gün olsun name,haber salıpta
Böylelikle benim gönlüm alıpta
Halimi hatrımı sora bilmezsin

Bahtınla birlikte bir kere gülsen
Kendi ellerinle göz yaşım silsen
Ummadığım anda çıkıp da gelsen
Hasretin belini kıra bilmezsin

Mutluluk yürekte dirhemdir diye
Postunun örtüsü ehramdır diye
Aşkını gönlüme merhemdir diye
Yüzünü yüzüme süre bilmezsin

Sevdan alıcı kuş serde dönüyor
Bu yürek ataşta korda yanıyor
Oysaki açtığın yara kanıyor
Sen sine üstünde yara bilmezsin

Şüpheyi içinden kovmadın ise
Oturup sineni dövmedin ise
Ben gibi gönülden sevmedin ise
Bu derde merhemi,çare bilmezsin

Sevdanın yelleri eserken yaman
Aklımda fikrimde kalmadı güman
Sen bu Lüzumsuza dedirttin aman
Huzur mutluluğu dere bilmezsin

Sadık Dağdeviren
Aşık Lüzumsuz